Pazartesi, Haziran 21, 2010

Bazen Hayat

bazen zorlar hayat sizi hiç yapmak istmediğiniz şeyler yapmaya.
birinin hayallerini yıkmaya...
birinin umutlarını elinden almaya...
bazen de kendi kendinize işkence yapmaya.
bazen alır elinizden tüm gücünüzü hayat.
ne kolunuzu kaldıracak güç bırakır,
ne de istek, doğrulup ayağa kalmaya.
bazen zorlar hayat sizi,
köşeye sıkıştırır, sindirir belki.
dişinizi sıktıkça,
ayakta kalmaya çalıştıkça,
destek almadıkça daha da ağırlaşır bedeniniz.
sonunda en zoru da bittiğinde
artık taşıyamaz omurganız benliğinizi.
gerildikçe gerilen kaslar
içinize dolan gözyaşlarıyla boşalıverir bir an.
işte o an beden ağır bir külçeye dönüşür,
bağışıklık sisteminiz yok oluverir sanki
ve siz tüm kötülüklere, tüm zalimliklere ve tüm hastalıklara karşı
savunmasız,
yapayalnız,
güçsüz
kalıverirsiniz yorgun bedenizin sizi taşıyabildiği son noktada.
...
gerçi ben alışığım külçe gibi yığılan bedenlere. her daim bir daha ki dalgayı bekliyorum.
...
hayat bana karşı mı bu kadar zorba sadece?
tabi ki değil biliyorum.
o kadar fazla ki dalgalar, sadece beni boğmakla dinmez bu denizin öfkesi ya da belki sadece benle uğraşmak o kadar eğlenceli değildir.
...
bazen gücüm tükenmiş gibi geliyor ama öyle bir bünye var ki kalkıyor yine ayağa ve devam ediyor bir şekilde. iyi mi kötü mü bilmiyorum ama yapacak bişey yok insan ayak direyemiyor benliğine:)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Konu dönüp dolaşır...

Aşk'a gelir. Selvi Boylum Al Yazmalım'ı izlemenin tadı her yaşta farklıdır. Aşkın tekilliğine ve sonsuzluğuna inanılan gençlik yılla...