- Kötü olmuş. / Oh iyi olmuş. / Hiç iyi olmamış. / Hak etmiş. / Hiç hak etmemiş./ Keşke öyle olmasaymış. / Keşke böyle olsaymış. / Hiç öyle şey olur mu?
Ne kadar kolay fikir beyan etmek!
Derdini anlatan öğüt beklemez, akıl istemez, yargılanıp hüküm giymek, haklı ya da haksız, doğru ya da yanlış ilan edilmek istemez. Sadece anlaşılmak ister. "Haklısın" sözü değildir içimizi rahatlatan. Ya da haksız olduğumuzun acımasızca yüzümüze vurulması da değildir bizi daha da bedbaht eden.
"Seni anlıyorum" ya da dürüstçe "Seni anlamıyorum ama ne halde olduğunu görüyorum"dur beklenen kelimeler. "Ben olsam"la başlar hep cümlelerimiz. Oysa mevzu ben olsam değildir asla.
Herkes kendi durduğu yerden bakar hayata. Kimse kimsenin yerine koyamaz gerçekte kendini çünkü hiçbir tepki sadece o anlık bir karardan ibaret değildir, ardında yaşanmış koca bir hayat vardır. Kendi hayatımızla tek bir olaya bakıp "ben olsam" diyemeyiz. O hayatı biz yaşasak biz "biz" olmaz, o kişi olurduk zaten.
Kimse ben olamaz, ben de kimse olamam. İşte bu yüzden kimsenin yaptığını yargılama hakkına da sahip değilim Üç günlük dünyada birbirimize gerçekten yarenlik edebilmek için bir yargıya varmadan dümdüz bakmayı, görmeyi, sadece düşünüp anlamaya çalışmayı öğrenmemiz lazım.
Şimdi bu mevzu nerden çıktı diyecek olursanız. Piyangodan çıktı :)) Şaka şaka :) Instagram'da gördüğüm şu paylaşımdan çıktı:
benim için tam tersi : )
YanıtlaSilNe güzel size o zaman :)
Sildüşünmeyeliiiim, yargılarımız da olmasın, önyargılar da olmasın, sadece keyifle yaşayalıııım, yüzelim gezelim uyuyalım dondurma yiyelim :)
YanıtlaSilSadece keyifle yaşayalım, yüzelim, gezelim, dondurma yiyelim, uyuyalım uyanalım, hayata devam edelim! Bir şeyi gerçekten istersek olurmuş, gerçekten istiyorum!
Sil"Herkes kendi durduğu yerden bakar hayata." Bazen bakmasa, ön yargılı olmasa, ben bilmem dese,... daha güzel olurdu. Herkes mutlu güzel bir yarın var etmek istiyor ama ne yazık ki doğaya her gün yeni bir karbon ayak izimizi bırakıyoruz.
YanıtlaSilGaliba yeteri kadar düşünmeden yapılan yargılamalarda sorun var. Düşünen insanın yargısı boş değilmiş gibi geliyor bana. Düşünen insan, her olayı etraflıca araştırır, empati duygusu gelişmiştir, koşulları değerlendirir, nedenleri araştırır ve sonunda hükmünü verir. Bu yüzden yargıçlık kutsal bir meslektir. Fakat etraflıca düşünmeden yargıya varmak cahillerin işidir. Onların yaptıkları zaman zaman can sıkıcı da olsa cahilliklerine vermek icap eder:)
YanıtlaSil