Çarşamba, Temmuz 01, 2020

Yumruğumuz kadarmış kalbimiz...

Bir kaşık suda fırtına koparmak deyimini severim. Bir yumrukluk yerde kopan fırtınalar düşünülürse bir kaşık suda da kopabilir küçük bir fırtına diye geçer içimden.

...

Yürek yemiş derler cesaret gerektiren işler yapan için. İlkel kabilelerde yapılan seramoniler gelir aklıma. Kabile liderlerinin ateş başında yabani hayvan kalbi yediği ve cesaretine cesaret eklediğine inanılan sahneler...

...

İnsan kim olduğunu değiştirebilir mi? İçinden gelene dur deyip dışından beklenen olabilir mi? Hadi oldu diyelim... Mutlu olabilir mi? Sorular retorik değil. Gerçek birer soru. Var mı cevabı bilen? Bir cevaba ihtiyacım var çünkü kendim sona varıp cevabı bulamıyorum. Hep tökezliyorum yolda.

...

Neden ben olmaya direnmek bu kadar zor? Neden ben olmak bu kadar cazip? Neden ben eremiyorum huzura hayat inadına bu kadar sakin ve huzurluyken?

...

Kafamda hep aynı deli sorular... Dönüp dolaşıyorlar. Ne yaparsa yapsın kendini yine kürkçü dükkanında bulan bir tilki miyim yoksa gerçekten yola çıkmaya cesareti olmayan, yürek yememiş bir korkak mı?

...

Cevaplara ihtiyacım var. Huzura ihtiyacım var. Her yer huzur, içim hariç!*

*yazarken aklıma Afrika geldi candan ötem sağolsun <3 p="">




12 yorum:

  1. Bu sorular bitip huzur bulduğumuz zaman olacak mı bilmiyorum :) Belki cennet tüm sorularıb cebaplarına kavuşup bizim huzur bulduğumuz yerdir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Handan bakıyorum, hiç bu soruları sormamış, aklından bile geçirmemiş insanlar var. Onlardan biri olmak istiyorum ama ne mümkün! Belki de cidden cennetimiz de cehennemimiz de zihnimiz. Eğer sorulardan öyle ya da böyle kurtulabilirsek cennet, kurtulamazsak cehennem. Bilemiyorum...

      Sil
  2. zaten yumruğunu sıkınca kalbini de sıkmış oluyorsun bu yüzden kan verirken yumruğunuzu sıkın diyorlar kan iyi gitsin diye : )

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eskiden korkardım kan vermekten. Son 2 yıldır o kadar çok verdim ki artık farkına bile varmıyorum.

      Sil
  3. Merhabalar.
    İnsanoğlu huzuru yakalamak ve akabinde mutlu olmak için nelere katlanıyor değil mi? Her şeyin başı nasıl sağlıksa, mutlu olmanın başı da huzurlu olmaktan geçiyor.
    Size sağlıklı ve huzurlu günler dilerim.
    Selam ve saygılarımla.

    YanıtlaSil
  4. Sorun her yerin huzur olması olabilir mi? ;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Olabilir :) Her şeyin fazlası zarar diye boşuna dememişler :D

      Sil
  5. Neden ben eremiyorum huzura hayat inadına bu kadar sakin ve huzurluyken?"

    Hayatı o kadar sakin ve huzurlu mu görüyorsunuz gerçekten? Bana göre değil meselâ. Devamlı kargaşa, devamlı bir telâş içinde geliyor bana hayat. Buna rağmen insan, kabulleniyor pek çok şeyi çaresiz.

    Bana göre insan kim olduğunu değiştiremez. Kendini değiştirmeyi istemek mümkün fakat bunun olmadığını anlayınca işler sarpa sarar. Belki de kendine güvenerek, kendini severek işe başlamak lâzım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mr. Kaplan 14 yıl önce bir yılbaşı gecesi aşık oldum. 7 yıl sonra evlendim aşık olduğum o adam ile. 1,5 yıl sonra kızımız oldu. Evimizi aldık, borcunu ödedik. Sonra öğretmen olarak atandım. Şimdi kızımız 7 yaşından. Evimiz, arabamız var, sağlığımız yerinde, işimiz, aşımız var. Kısacası her şey yolunda. Ben ve sanırım Afrika kıtasısever birkaç kişi hariç herkes huzurlu. Benim mevzu ile pek alakam yok ama işte artık ne zaman hariç ve dahil kelimelerini kullansam aklıma Afrika geliyor:)))) Ceren'in yukarıda dediği gibi her yer huzur olduğu için fazla geliyor bana galiba. Nankörlük, kapris, kendini bilmezlik belki de... Demek ki insan değiştiremiyor kim olduğunu sizin dediğiniz gibi :)

      Sil
    2. hahaha Afrika kıtası sever kişi :)))) Benim buyrun?
      Afrika'yı sevdiğimiz kadar kendimizi de sevmeliyiz kediciğim. Afrika çünkü, acılarıyla, hariciyeciliğiyle hep olacak.. Ama bizim yaşamlarımız sonsuz değil.

      Sil
    3. Beni sevmek zor, onun yerine seni seviyorum ben :)

      Sil

Hayat, sen bambaşka planlar yaparken başına gelenlermiş gerçekten...

Bu akşam bir elimde kitabım, bir elimde sıcak çikolata ile tam kendi kendime "Huzur bu işte" derken telefon çaldı ve kardeşim ağla...