Challenge etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Challenge etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Pazar, Ekim 01, 2023

Eylül Meydan Okuması #29 - #30

29- Hayattan en son neyi öğrendin?

Hımmm... Zor yerden gelmiş soru. Böyle çat deyince yeni öğrendiğim bir şey gelmedi aklıma ama... Yeni olmasa da hayattan öğrendiğim önemli şeylerden birisi kötüyü dillendirip çağırmamak gerektiği, tam aksine hep en iyiyi söyleyip iyi olacağına inanmanın işe yaradığı. Olumsuz olmanın kimseye bir faydası yok, olumlu olmanın da ekstra bir yükü yok. Kısacası olumsuz düşünüp henüz kötü bir şey olmadan can sıkmak yerine pozitif düşünüp bir çeşit Polyanna olmak daha iyi. 

30- En son dinlediğin podcast nedir?

Tabi ki Radyo Momentos :) Biriktirip haftasonu kahvaltıda keyifle dinliyoruz ailecek :) 

En son şu postunu dinlemişiz :)




Pazar, Eylül 24, 2023

Eylül Meydan Okuması #24

24- Nelere şükrediyorsun?

En başta "bugünün bir yarını var" bilinci ile varolduğuma ve kendimi kurtarmak için elimden geldiğince çok çalıştığıma şükrediyorum. Şimdiki çocuklarda bu bilinç yok, yarın ne olacağını asla düşünmüyorlar. Sanki sonsuza dek çocuk kalıp oyun oynayacaklar gibi geliyor onlara sanırım. Ya da bir mucize gerçekleşecek ve onlar hiç çabalamadıkları hâlde birden doktor, mühendis, avukat, Youtuber olup zengin olacaklar sanıyorlar. 

Evrim'le yolumuzun kesiştiğine şükrediyorum. Yer yüzünde %100 güvendiğim ve tastamam tanıdığım tek insan o. Kimse beni onun gördüğü gibi göremez, kimse onun sevdiği gibi sevemez, kimse bunca sene her deliliğime onun gibi sabırla katlanamaz. Kimseyi onun kadar tanıyamam, kimseye bu kadar güvenemem ve kimseyi onu sevdiğim gibi sevemem. Kimsenin yanında onun yanında olduğum kadar rahat ve güvende olamam. İyi ki var. 

Kızım için şükrediyorum. Sağlıklı, akıllı, sorumluluk sahibi. Zaman zaman beni delirtiyor ama hangi çocuk yapmıyor ki :) 

İşim için şükrediyorum. Öğretmen olmak zor, yorucu ve büyük bir sorumluk ama bir öğrencinin hayatına bile dokunabilmek iyi geliyor insana. 

Denize, güneşe, havaya, suya... Güzel geçen her güne, her an'a şükrediyorum.


Zaz - Je veux


Cumartesi, Eylül 23, 2023

Eylül Meydan Okuması #23

23- Yarın kendini daha iyi hissetmek için bugün ne yapabilirsin?

Temizlik yapabilirim ki bugün de öyle yaptım. Sabah erkenden kalkıp eşimle kahvaltı yaptım ve ardından ölümcül bel ağrımı hiçe sayıp temizlik yaptım çünkü yarın keyif günümüz olsun, yapılacak iş güç olmasın istiyorum. Eğer ev pis ise aklım temizlikte oluyor ve yaptığım diğer şeylerden maksimum keyif alamıyorum.

Yapabileceğim diğer şeyler şöyle:

  • Yemek yapmak, 
  • Tüm işleri bitirip erkenden uyuyup bir an önce yarın olmasını sağlamak, 
  • Yarın için gezme-tozma-coşma planları yapmak, 
  • "Şişede durduğu gibi durmuyor" mu acaba cidden kontrolü yapmak, 
  • Sevdiklerime sarılıp gerisini salla diyebilirim :) 



Şimdilik aklıma gelenler bunlar ama işbaşı düşünce daha yaratıcı çareler de bulunabilir :)) 

Cuma, Eylül 22, 2023

Eylül Meydan Okuması #22

22-Fobin var mı?

Lanet olsun ki var maalesef: Tripofobi. Uyarıyorum delikli şeylerden rahatsız oluyorsanız sakın Google'a yazıp araştırmayın. Oldu ki araştırdınız, karşınıza çıkan o görsellerin herbiri beni delirtecek kadar korkunç geliyor bana.

Keşke bu soru olmasaydı... 

Perşembe, Eylül 21, 2023

Eylül Meydan Okuması #20 - #21

20- İyi ki itiraz ettim dediğin bir konu var mı?

Keşke itiraz etmeseydim dediklerim daha çok. Delice itiraz edip değiştiremediğim şeylerin daha hayırlı sonuçlanması ile şaşırmışlığım ve her şerde bir hayır varmış sözüne gelmişliğim çok.

21-Şu an okuduğun kitaptan, dinlediğin şarkıdan, izlediğin filmden bir replik paylaşır mısın?

Bilmezdim senden önce bunu
Değmezdi o rüzgârları baharın
Aymazdım, ben toy bi' beşer idim
Öğrendim yüzünde




Işıklı sokaklarda el ele gezmek bir başka güzel :) 



Salı, Eylül 19, 2023

Eylül Meydan Okuması #19

19- Enerjinin sıfırlandığını anlarsan ne yaparsın?

Yorganı kafamdan yukarı çeker, yatağa gömülürüm. Mecbur olmadıkça da çıkmam.


Günün neşesi: Su terapisi :) 


Pazartesi, Eylül 18, 2023

Eylül Meydan Okuması #18

18- Söylemekten kaçındığın kelimeler var mı?

Bela okumam/okutmam. Döner dolaşır okuyana ulaşır diye düşünürüm. Başka da sakındığım kelime yok galiba ama son yıllarda olumsuzluk içeren cümleler yerine olumlu cümleler kurmaya çalışıyorum. Misal "Kazasız belasız gidin/gidelim" yerine "Sağsalim gidin/gidelim" demeye çalışıyorum. Ama alışkanlıklar hemen değişmiyor.


Pazar, Eylül 17, 2023

Eylül Meydan Okuması #17

17- Komşular roman karekteridirler, var mı böyle bir komşun? 

Hımmm. Şu anda yok ama çocukluğumda tüm komşularımız roman karakteri gibiydi. Lakaplarını yazsam bile yeter sanırım: "İmam'ın Ayşe, Aşçı'nın Ayşe, Büyük Ayşe, Küçük Ayşe, Ünzile'nin Emine, Badanacı Melahat, Pomak Osman...

Çıkmaz sokakta büyümenin kendine göre avantajları vardı çocukluğumda. Tüm sokak kocaman bir aile gibiydik. Soyadları değil de eş, meslek, nine, dede isimleri ile bilirdik komşularımızı. Sokağımızda bir sürü Ayşe vardı. Eşi aşçı olan Aşçı'nın Ayşe, eşi imam olan İmam'ın Ayşe; bekarlar için de çözüm var tabi :)) Büyük Ayşe (annemin küçük dayısının kızı), küçük Ayşe (annemin büyük dayısının kızı). Büyüğüne Ayşe teyze, küçüğüne Ayşe hala diyoruz biz kardeşimle :D 


Az önce çektim. Fırtına geliyor. 1

Cumartesi, Eylül 16, 2023

Eylül Meydan Okuması #16

16- Dostoyevski "Aşağılık insanoğlu her şeye alışır!" der. Sizin alışamadığınız bir şey var mı?

Yok. Kesinlikle katılıyorum Dostoyevski'ye. İnsanın en büyük becerisi uyum sağlama becerisi. Her koşula ayak uydurup adapte oluyor ve hayatta kalıyor insan.

Perşembe, Eylül 07, 2023

Eylül Meydan Okuması #7

Eylül Meydan okumasına devam... 

7- Çocukluğunuzdan hatırladığınız ilk şey nedir?

Üstümde beyaz atlet ve şort, saçlarım kısa ama lüle lüle, başımda bir taç... Sokakta arkadaşlarımla oynayıp eve gelmişim, ufacık bahçede yer sofrasında karpuz, peynir, ekmek yiyoruz büyükannem, annem ve ben. 

...


Düne kadar her şey çok iyiydi. Dün annem düşüp dizini kırmış. O İstanbul'da biz Hopa'da... Hayat bazen... 

Çarşamba, Eylül 06, 2023

Eylül Meydan Okuması #5 ve #6

Maalesef 5.günü kaçırdım ama ikisi bir arada olsun bu seferlik :) 

5- Hangi film? Niçin?

Yine benim için tek cevabı olmayan bir soru. İlk aklıma gelenler:

  • Star Wars (ilk üçleme) 
  • Geleceğe Dönüş Serisi
  • Matrix
  • Kör Nokta (Sandra Bullock) 
  • Julie and Julia
  • 50 İlk Öpücük

Neden sorusunun cevabı hepsi için aynı: İzlerken kendimi iyi hissediyorum, derdim tasam dağılıyor, iyi geliyor :) 


6- Şunu görmeden/yapmadan ölmek istemem, dediğiniz şey nedir?

Sanırım çoğu anne-baba gibi kızımın büyüyüp kendi ayakları üzerinde bağımsızca durabildiğini, hayallerini gerçekleştirdiğini, mutlu ve güvende olduğunu görmeden ölmek istemem.

Eskiden olsa bu soruya çok başka cevaplar verirdim ama şu an hepsi çok manasız geliyor. 

Büyümek (?) ne ilginç!



Pazartesi, Eylül 04, 2023

Eylül Meydan Okuması #4

4- Kolleksiyon yaptığınız bir şey var mı?

Kızımla birlikte deniz kabuğu koleksiyonu yapıyoruz. Bir de eğer sayılırsa gittiğimiz yerlerden aldığımız magnetleri buzdolabımızın üstünde biriktiriyoruz :D

Küçükken silgi koleksiyonu yapmıştım ama bütün silgi değil. Küçücük, minnacık, kare kare kesilmiş, renk renk yepyeni silgilerden bahsediyorum :)) Tabi sonra bir gün annem hepsini atmıştı. Deniz kabuğu koleksiyonumuz yere göğe sığmayacak hâle geldikçe ben de annemi anlıyorum :))

... 

Misafirlerimizle gezmeye devam ediyoruz. Bugün Arhavi'deki Çifte Köprülere ve Mençuna Şelalesi'ne gittik. Bayıldık 😍





Pazar, Eylül 03, 2023

Eylül Meydan Okuması #3

Yüreğimin İklimi, Eylül için çok güzel sorular hazırlamış, 3.günden Merhaba!

3- En beğendiğiniz mimari eser? Neden?

Bir değil birkaç eser sayacağım izninizle :) Ama hepsinin mimarı aynı: Gaudi :) 

En sevdiklerim:

La Sagrada Familia

Casa Batlló

Casa Milà

Park Güel

Neden sorusunun cevabına gelirsek; hepsinin bir zihinden çıktığını anlamanın kolay oluşunu ve Gaudi'nin kendine has, eğlenceli, farklı mimari tarzını seviyorum. Umarım bir gün yakından göreceğim hepsini :)

... 

Bahsetmedin geçemeyeceğim; Eylül gelirken bize sevdiklerimizi de getirdi :) Dayımız ve yengemiz İstanbul'dan yola çıkıp başladıkları Karadeniz turunda bize de uğradılar. İnanılmaz kafa dengi ve çooook tatlılar ❤️ Dün hep birlikte Fındıklı'ya, Arılı deresine ve Çağlayan köyüne gittik. Dereye ve Çağlayan köyündeki köprüye bayıldılar. Şahane bir gündü. 





Bugün Borçka Karagöle' e gideceğiz. Ama önce dayımın şu an mutfakta keyifle hazırladığı menemeni yememiz gerek :) 

Cumartesi, Eylül 02, 2023

Eylül Meydan Okuması #2

Yüreğimin İklimi, Eylül için çok güzel sorular hazırlamış. 2. günden devam ediyoruz :) 


2- Doğa mı ? Şehir mi? Neden? 

Kesinlikle doğa! Nedenler saymakla bitmez. Doğa sakinlik, huzur, mutluluk demek benim için. 

Büyürken hayalim hep "büyük şehir"e gitmek, böylece evdeki sorunlardan kaçıp kurtulmaktı. Çok sonraları anladım ki nereye gidersen git kendini de götürdüğün için kaçamıyorsun. Çözüm kendimizi ve yaşadıklarımızı kabullenmekten geçiyor. Kendimizi kabullenmek için sakinleşmek; durmayı, dinlemeyi öğrenmek gerekiyor. Bunu yapmak için doğadan daha güzel bir yer yok.

En mutlu olduğum zamanları alt alta yazayım:

- Deniz kenarında kitabımı okuyup kahveli süt - evet sütlü kahve değil, kahveli süt - içtiğim zamanlar,


- Mayıs'tan Kasım'a kendimi denizin kollarına atıp yüzdüğüm, yorulunca sırt üstü yatıp masmavi göğü, yemyeşil dağları izlediğim zamanlar, 

- Dağ tepe gezdiğim, keçi gibi tırmandığım sonra da derelere dalıp kendimi suyun akışına bıraktığım muhteşem zamanlar, 


- Bisiklete bindiğim; rüzgarı yüzümde, saçlarımda, ruhumda hissettiğim anlar,

- Balkonumuzdan günbatımını izlediğim zamanlar, 



Saymakla bitmeyen bu zamanların ortak noktasını keşfetmek için alim olmaya gerek yok :D

Doğa beni mutlu ediyor!

Sizi ne mutlu ediyor? 

Cuma, Eylül 01, 2023

Eylül Meydan Okuması #1 - Hoş geldin Eylül :)

Yüreğimin İklimi, Eylül için çok güzel sorular hazırlamış. Ben de varım dedim :D

1- Kurtulmak isteyip kurtulamadığın alışkanlığın var mı?

Uyanır uyanmaz telefonu elime alıp saçma sapan uygulamalarda zaman kaybetmek :( Vazgeçmek için telefonu başka odaya bırakıyorum gece ama faydası olmuyor. Sabah telefonu alıp yatağa geri dönüyorum. Telefondan uygulamaları kaldırıyorum, bu kez de web adresinden giriyorum aynı uygulamalara. En iyi çözüm akıllı telefon kullanmayı bırakmak gibi geliyor ama o da çok zor çünkü hem kendi okulum hem de Arya'nın okul iletişimi için gerekli bazı uygulamalar :(

Yazımı bu aralar günde en az 3 kez dinlediğim bir şarkı ile kapatayım :)


Diva Yorgun - Melike Şahin 


Perşembe, Mayıs 14, 2020

Merriam-Webster Kelime Meydan Okuması

Tante Rosa blogunda yeni bir meydan okuma paylaşmış. Deep cevaplamış bile :)

30 günlük bir meydan okumaymış ama bakalım tek seferde bitirebilecek miyim :D

Edit: Yaaaa :( Böyle düşününce gelmiyor ki insanın aklına! Halbuki ne kelimeler var aşık olduğum... Geceden beri düşünüyorum ama yok işte gelmiyor aklıma :(

1-Sizi mutlu eden bir kelime?

   "Aşk"

2-En iyi arkadaşınızı tanımlayan bir kelime?

   Sabırtaşı :)))))) İngilizcesi daha manidar patient: sabırlı / hasta :p

3-İlk denemede her zaman yanlış hecelediğiniz bir kelime?

Yanlış hecelemekten çok yazarken hep tereddütte kalıp kontrol etme ihtiyacı duyduğum kelimeler var maalesef :( Aklıma ilk gelenler: "necessary", "forty"...  Bir de teleffuzunu karıştırdıklarım var ki Deep'in da yazdığı "determine" kelimesi bunların başında geliyor. Nedense hep "ditörmayn" demek geliyor içimden ama doğru okunuşu "ditörmın".

4-Size aileyi hatırlatan bir kelime?

Çekirdek ("çekirdek aile" kavramı yüzünden :)

5-En sevdiğiniz renk için bir kelime?

2 olsun lütfen :D Vişne çürüğü (Rotten cherry) ve Karadut (Mulberry)

6-Bir şarkıdan öğrendiğiniz kelime?

 Ciao Bella: Hoşçakal / Elveda Güzelim

7-Sizi güldüren bir kelime?

Hımmm... Kelime değil ama Ege bölgesi şiveleri gülümsetir beni :)

- Hadi garin gı, kalk gidiveren gari!

İlla ki bir kelime yazmam gerekirse de Türkler'in Almanca'ya kazandırdığı(?!) "Was guckst du?" yani "Ne bakıyon?" sorusunu komik buluyorum :)))))

8-Sizin adınızla kafiyeli bir kelime?

Nuh'un Ankara :)))))
Eskiden bir makarna reklamı vardı. Arkadaşlarım akıllarınca benimle dalga geçerlerdi ama ben çok eğlenirdim :D Peynirli, mantarlı, salçalı, kıymalı Nur Rüya Kara (Nuh'un Ankara:)))))



9-Kullandığınızda sizi akıllı hissettiren bir kelime?

Bu soruyu okuyunca aklıma gelen tek şey "telekomünikasyon" oldu. Eşimin çocukken söylediği ilk kelimelerden biri "telekomünikasyon" imiş ve ailesi bunu anlatırken oğullarının ne kadar zeki olacağı o zamandan belliymiş de bu kelime de bunun en büyük kanıtıymış gibi anlatır hep :D

10-En sevdiğiniz spordan bir kelime?

Run: Koşmak / Kaçmak          "I wanna run till the end".
Bir cümle birden fazla anlam: "Sonuna dek koşmak istiyorum. / Sonuna dek kaçmak istiyorum."

11-Sizi rahatsız eden bir kelime?

Bazı küfürler (evet hepsi değil) ve "Tripofobi"

12-Doğum ayınızla ilişkilendirdiğiniz bir kelime?

Cırcır böceği :)))

13-Son zamanlarda öğrendiğiniz bir kelime?

Opacarophile: Günbatımlarını seven kimse.
Kelimeyi bugün öğrendim ama ben ezelden beri öyleyim :)

14- Hece dolu bir kelime?

Normalleştiremediklerimizden misiniz?

15-En sevdiğiniz kitapta bulduğunuz bir kelime?

En sevdiğim kitap deyince işler karışıyor. Yeni Cesur Dünya, 1984 ve Asimov'un Robot serisi en sevdiğim kitaplar. Ama en sevdiğim kitapta bulduğum bir kelimeye gelince ne desem bilemedim :(

16-Evcil hayvanınızı tanımlayan bir kelime?

Şu anda evcil hayvanımız yok ama yıllar önce bir köpeğim vardı. Ne zaman hatırlasam aklıma gelen iki kelime "karşılıksız ve sonsuz sevgi" oluyor.

17-Sözlükte sürekli aramak zorunda olduğunuz bir kelime?

Aslında var böyle kelimeler her sene unutuyorum ve derste sözlüğe bakmak zorunda kalıyorum neydi bu acaba diye ama şu anda aklıma gelmiyor maalesef :(

18-Söylemeyi sevdiğiniz bir kelime?

Dokuz. Neden bilmiyorum ama seviyorum "dokuz" demeyi. Hatta bazen durduk yere 1'den 10!a kadar saymak geliyor içimden :D

19- İçinde dört sesli harf olan bir kelime?

Televizyon. Eşimden yardım aldım, sonradan aklıma "bilgisayar" kelimesi geldi :)

20-Daha fazla insanın kullanmasını istediğiniz bir kelime?

"Özür dilerim" ve "Haklısın" :))))

21-Az önce uydurduğunuz bir kelime?

Az önce değil ama en son uydurduğum kelime, sözlüğe eklenen "Covidiot" kelimesini duyunca paranoiac kelimesinden yola çıkarak, Corona tedbirlerini ve komplo teorilerini abartanlara yönelik bulduğum "Coronoiac" kelimesiydi.

22-Oksimoron* olan bir kelime?

Tatlı acı - Bittersweet

Even in the word, "impossible", there is a "possible".
(Namümkün kelimesinin içinde bile "mümkün" vardır.)

Even in the word, "impossibility", there is a "possibility".
("Olasılıksız" kelimesinin içinde bile bir "olasılık" var.)

*Oksimoron: zıt anlamlı iki kelimenin/kavramın bir arada kullanılması.



23-Komik bir köpek ismi olacak kelime?

Pıtırcık :p

24- Film alıntısından bir kelime?

"Ignorance"
("Ignorance is bliss." Matrix)

25-Sizi tanımlayan bir kelime?

Kabus / Kuyruksuz kedi

26- Biyografinize isim vereceğiniz bir kelime?

Kuyruksuz Kedi

27- Inside joke*'dan bir kelime?

Kendi adım: "Nur Rüya". Annem hamileyken rüyasında bir kızı olacağını gördüğü için "nurlu rüya" manasında koymuşlar. Ama benim lakabım "kabus" :))))) Eşimin adını da yine kendi aramızda espri konusu yaparız hep :"Evrim". Evrim süreci hâlâ devam ediyor :))))) Bir de "Kocalar/eşler ne için var?" cümlesini espri olarak çok kullanırız kendi aramızda :)
*Inside joke: 3. kişilere bir şey ifade etmeyen 2 kişi arasındaki espri

28- Palindrom olan bir kelime?

Yay - Kabak - Küçük - Kayak - Yatak* - Efe - Ece - Mum - Madam - Ütü - Neden

Edit: Mr. Kaplan yazınca fark ettim, yanlış olmuş: "yatak" değil "yatay" olacak tabi ki :)))))


29-Birkaç anlamı olan bir kelime?

Yüz :) Bir de "fall"

30-Her zaman sevdiğiniz bir kelime?

"Lâl", "meftun", "namümkün" ve "efsun" kelimelerini seviyorum.

...

Offffff! Neden hem bu kadar zevkli hem de bu kadar zor bu meydan okuma ya :(
Şaka bir yana çok severek cevapladım soruları ama bazılarının cevapları aklıma gelmediği için içime tam sinmeyen sorular var. Şu linkte kelimeler ile ilgili yazdığım diğer yazılarım var. Benim gibi kelime severler için güzel kelimelerden bahsedilen ekstra bir link daha bırakayım :)

Perşembe, Nisan 30, 2020

Dünya Caz Günü ve 16 Gün / 16 Yazı - Son 2 Gün

Bugün Dünya Jazz Günü! 

Jazz ve blues seviyorum. Öyle ya da böyle, bir yerlerde "What A Wonderful World" dinlemeyen yoktur sanırım. Louis Armstrong ve Ella Fitzgerald'ın düetlerini çok seviyorum. Aşağıdaki şarkıda adımın(?!)  geçmesi de ayrıca mutlu ediyor beni :P

"Dream A Little Dream of Me"

15. Günün Sorusu:

Distopik hikayeleri aratmayacak günlerdeyiz. Biraz bu ruh halinden sıyrılmak gerek. Senin ütopik hikayen ya da  dünyan nasıl olurdu bilmek isterim. 

Bu soruyla daha önce de karşılaştım ama cevap kafamda bir türlü netleşmiyor. Ben genel anlamıyla fazla realist - karamsar da diyebilirsiniz - olduğum için ütopya değil distopya konusunda daha başarılıyım. Ama ille de ütopya kuracaksak temel taşı adalet olan bir ütopya kurgulamak isterim. Herkes hayata eşit şartlarda başlamalı. Herkes yeteneği, isteği doğrultusunda devam edebilmeli. Herkesin seçme şansı olmalı. Herkes ihtiyacı olan sağlık desteğine ücretsiz ulaşmalı. Her işte kişinin rızası ilk ölçüt olmalı. Toplumun ortak kararıyla belirlenen olmazsa olmaz ve zorlu işler dönüşümlü olarak yapılmalı. Başkasının hakkına, bedenine, hayatına kasteden en ufak suç bile göz ardı edilmemeli. Bir de Corona sayesinde önemini bir kez daha anladığımız üzere tüm evlerde bahçe/balkon/teras olmalı. Mutlaka her yerde kocaman yemyeşil parklar olmalı. Sokaklarda kullanıma açık, bisikletler, patenler, scooterlar hatta denizde tekneler olmalı :D Aklıma gelenler bu kadar. Düşünsek neler neler çıkar da asla gerçekleşmeyecek ve düşündükçe mevcut dünyadan iyice  soğumama sebep olacak güzel hayallere dalmak istemiyorum şu anda.

16.  Günün Sorusu:

Son gün, yazı yazdığın, aynı sorulara birbirinden farklı cevaplar okuduğun günler nasıl geçti, sana iyi geldi mi? Meydan okuma nasıldı merak ettim. 

Harika bir meydan okumaydı :) Karantina sürecinin yazma açısından en verimli günleri oldu. Her gün yazmaya, yazamasam bile yazılanları okumaya çalıştım. Epey de iyi idare ettim :D Öncelikle Ezgi'ye ve bu meydan okumaya yazarak ya da okuyarak, yorum bırakarak katılan herkese çok teşekkürler :)

Meydan okumanın son yazısını da güne yakışır bir Elvis şarkısı ile bitirelim:

Can't Help Fallin' in Love with You


Salı, Nisan 28, 2020

Öğrenmek ve Hayalimdeki Robot - 16 Gün / 16 Yazı - 13. ve 14. Gün

Dün yetişemedim. Bugün ikisi bir arada oldu.


13. Günün konusu öğrenmek.

"Öğrenmek çok kıymetli, bilgiye giden yol ise herkes için farklı. Senin öğrenme yolların nedir, çok merak ediyorum."

Küçükken evlerimizde ansiklopediler vardı: Meydan Larousse ve Temel Britannica. Nasıl güzeldiler! Ne zaman canım sıkılsa rastgele açıp okur, türlü türlü şey öğrenirdim.  Ortaokula geldiğimde halk kütüphanesine üye olmuştum. Oradaki ansiklopediler aklımı almıştı. "O kadar çok ki hepsini nasıl okuyacağım?" diye düşünüp üzüldüğümü hatırlıyorum. Sonraları sadece ansiklopedilerden değil romanlardan da çok şey öğrendiğimi fark ettim tabi ki.

İlkadım Mahallesi içinde, ikinci el satılık 1985 Meydan Larousse ...

internet yokken bilgiyi ansiklopedide aramış nesil #247512 ...

Kitaplardan öğrenmeyi çok severim. İstediğim zaman açıp çoğu zaman hiç bilmediğim başka başka dünyalara dalmak sihir gibi gelir bana hep. Mevcuttan kopmak, hayata mola verip kaçmak, başka boyutlara saklanmak, başka hayatlara sığınmak mucize gibi bence.

Zamanla kütüphanelerin yerini Google aldı maalesef. Bu geçiş bence nesillerin merak duygusunu ve öğrenme potansiyelini yok etti. Eskiden ansiklopediden bir şey bakacağımız zaman onu ararken gözümüze çarpan, ilgimizi çeken başka bir sürü şey de görür ve öğrenirdik. Ama şimdi ne arıyorsak onu yazıyoruz ve karşımıza çıkan şeyi okuyup geçiyoruz ya da ödev vb. için lazımsa copy-paste yapıp çıktı alıyoruz. Oysa eskiden ansiklopediden bulduğumuz şeyi okur, anlar, defterimize ya da A4 kağıda yazardık anladığımız kadarıyla aklımızda kaldığı şekilde. Tabi ki internete ve bilgiye kolayca ulaşmaya karşı değilim, ben de artık öyle yapıyorum ama işte bazı şeyler eskiden daha iyiydi. Bilgiye ulaşmak için çaba harcamamız gerekirdi ki bu süreçte de o bilgi dışında başka şeyler de öğrenir ve gelişirdik. Düşünsenize araştırma yapmak için gittiğimiz kütüphanede dikkatimizi çeken onlarca kitap nasıl da zenginleştiriyordu bizi. Şimdi internet öyle derya deniz ki isteyen gezer öğrenir diyenler çıkacak tabi ki ama sanırım eski nesil, eski kafayım ben biraz :)

Güncel olarak öğrenme için kullandığım kaynaklara gelirsek, Coursera, Udemy, FutureLearn ve Youtube'u sayabilirim. Hepsinde ücretsiz yüzlerce içerik mevcut. Tek sorun kendinize uygun olanı keşfetmek. Bir yerden tutturursanız devamı geliyor. Ben en çok gitar, spor, beslenme, İngilizce eğitimi/öğretimi gibi online kursları takip ediyorum. Öğretmenlerin kişisel gelişimi için ÖRAV da çok güzel bir kaynak. Khan Academy'i de yine çok duyduğum, ara ara girip baktığım ama nedense kendime göre bir şey bulup devamını getiremediğim diğer bir platform. Edit: Derken bir bakayım dedim ve ilgimi çeken bir şey buldum hemen :) Bu platformlarda dil seçeneğini İngilizce yaparsanız çok daha fazla ücretsiz kurs bulma imkanınız var. İngilizcem iyi değil diyorsanız da alın size fırsat, bir sürü ücretsiz online İngilizce dersi var bu sitelerde.

Kaynakları paylaştım. Bir de nasıl öğrendiğimi paylaşayım. Ben mutlaka yazarak öğrenirim. Elimin altında kağıt kalem olmalı mutlaka. Online kurslar tüm dökümanları kaydedilebilir ve çıktı alınabilir şekilde sunduğu halde kendim not almazsam eksik kalmış gibi geliyor bana öğrenim sürecim. Aldığım notlar kısaltmalar ve altı çizili anahtar kelimelerden oluşur genelde. Başkası için çok anlam ifade etmez belki ama benim gözümde o notlar birebr canlanır ne zaman o bilgilere ihtiyacım olsa.

Benim öğrenme serüvenim böyle :) Öğrenmek başlı başına bir zevk benim için :)



Gelelim 14. Günün sorusu:
Amazon.com: LEGO Minifigures Series 11, Lady Robot: Toys & Games

Bugün bir robot tasarlıyor olsan, tasarım robotunun hangi özellikleri olsun isterdin?

Corona'dan önce çok başka bir robot hayal ederdim belki ama şu anda birebir bana benzeyen ve yerimi alabilecek bir robot tasarlamak istiyorum ki çaktırmadan kaçayım, kayıplara karışayım. Robotun ben olmadığı asla anlaşılmamalı. "Öyle bir teknoloji keşfedip bunu tüm dünyadan saklamayı mı tercih edeceksin?" diye sorabilirsiniz. Özgürlüğün bedelinin bundan az olmasını beklemiyorsunuz değil mi? Az buz bir şey mi? Siz ortadan kaybolacaksınız ve yerinize bıraktığınız robot herkesi mutlu etmeye, alışılagelmiş düzeni sürdürmeye devam edecek. Okula gidecek, ders anlatacak, eve dönüp ev ve aile ile ilgilenecek, eş-dost-akrabalar, tüm sorumluluklar... İçine benimkinden bir parça daha fazla özveri ve pozitiflik koysam her şeye daha iyi olur ama o zaman dikkat çekebilir. Eminim 3. gün bu Rüya olmaz, içine uzaylı falan mı girdi acaba diye merak eder beni tanıyanlar. O yüzden aslıma sadık kalıp biraz densiz, fevri ve karamsar -bence sadece realistim ama- yapmalıyım robotumu :))))
Bir gün başarıp başaramadığımı anlatırım diyeceğim ama... Cıks!  Bu tüm fikrin özüne aykırı olacağı için anlatmam :))))))))

Pazar, Nisan 26, 2020

Pazar Kahvaltısı - 16 Gün / 16 Yazı - 12. Gün

12. Günün sorusu:

"İşte cevapları ile ağız sulandıracak bir soru; eğer günleri bir yemeğe benzetseydin, haftanın günleri hangi yemekler olurdu?" 

(Başlamadan söyleyeyim bence iftardan sonra okuyun. Sonra uyarmadın demeyin :)

Madem bugün Pazar, biz de bugünden başlayalım listelemeye :) 

Pazar adı üstünde tabi ki Pazar kahvaltısı olurdu. Şöyle mis gibi menemen, pişi, çeşit çeşit şekersiz ama lezzetli ev reçeli, tulum peynirinden hellime, tazecik çıtır salatalıktan kiraz domatese her şeyiyle dört başı mamur bir kahvaltı sofrası hayal edelim. Kızarmış patates de olsun ya da patatesli omlet. Bal-kaymak, tahin-pekmez, simit, boyoz ya da en olmadı kızarmış ekmek. Canımız ne isterse işte :)

Yukarıdaki bu fotoyu görünce çok beğenip Ece Zaim'in Instagram hesabından repost yapmıştım yıllar önce :) 

Bu da İstanbul'daki günlerimizden bir balkon keyfi hatırası :) 

Pazartesi, haftabaşı. Günü kazasız belasız atlattıysak sonunda bir ödül olmalı. Pazartesi günü "Comfort food" denilen en sevdiğimiz yemeklerden biri olmalı ki çekilir olsun. Ama yapması da kolay olmalı. Mesela makarna gibi. İster salçalı, soslu ister yoğurtlu :) Ya da şipşak lavaş pizza :)



Salı, çarşamba, perşembe tencere yemekleri olur. Sebze yemeği, kuru baklagiller, çorba, köfte ya da etli alternatifler.





Cuma. Oh, hafta bitti! Kutlamalı bunu :) Bence Cuma günü bir yemek olsa şöyle güzel bir özel yapım hamburger & kızarmış patates olurdu - asla fabrikasyon fast food değil, custom burger-. Hamburger olmasın da bizden bir şeyler olsun derseniz İskender olur, kebap olur, ciğer şiş olur :))

Görseli içim giderek Neshburger
sitesinden aldım

Cumartesi piknik günü. Çeşit çeşit sandviçler, kuru köfteler, sarmalar dolmalar, börekler :)


Başladığımız yere döndüysek yutkuna yutkuna dağılabiliriz bence :))))))) 



Cumartesi, Nisan 25, 2020

İyi değilim... 16 Gün / 16 Yazı - 11. Gün

11. Günün konusu "Sosyal medyanın 3 kötü, 3 de iyi yönü nedir?" ama kendimi bunla ilgili yazacak halde hissetmiyorum. Handan abla ne yazmışsa ona katılıyorum. Ne ediyorsak kendi kendimize ediyoruz.

İyi değilim...

Yatağa, yorgana gömüldüm. İyi olana dek böylece kalacağım.


Misafir

Şu an evde bir misafirimiz var. Adı Latte :) Latte, Sibirya Kurdu kırması yani yarı-Husky bir dişi :)  Evrim eve getirince yıkayıp paklamış;...