Eylül etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Eylül etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Pazar, Eylül 07, 2025

Güze Yaraşır Verimli Bir Pazar Günü

Sonbaharı seviyorum.

Hava bir parça serinlese de denize girmeye devam edebilmemin güzü sevmemde katkısı olduğundan eminim :) 





Eskiden yaz bitiyor diye çok üzülürdüm ama son 4 - 5 senedir güz gelince huzur buluyorum. Yazın koşturmacası bitiyor; yerini serinlik, sakinlik, düzen alıyor. 




Bugün okul öncesi son gün olduğu için yarım işlerimi toparlayıp son hazırlıkları tamamladım. Kış için barbunya ayıkladım, fırında karnıyarıklık patlıcan kızartıp buzluğa attım, mısır ayıklayıp paketledim, Arya'nın öğle yemekleri için sandviç hazırladım sonra da dolabındaki eşyaları ayıkladım, küçülenleri vermek üzere paketledim. 

Sıra kendimde :) Oje sürüp yarın için ilk güne uygun eğlenceli bir ilk ders planı hazırlayacağım :) 

Tüm öğretmen meslektaşlarıma ve tüm öğrencilere verimli ve keyifli bir eğitim - öğretim yılı diliyorum 🤗







Cumartesi, Eylül 06, 2025

Eylül

Seminer haftamız bitti, Pazartesi ziller öğrenciler içi in çalacak :) 

Bugün Arya, Artvin'de hazırlık maçında; Evrim, İstanbul'da aile ziyaretinde yani yalnızım. Kendimi sahile attım :)


Bir(a)mos :)) 

3 gecedir koltukta sızıyorum. Evrim yokken yatak odasında uyuyamadım nedense. Sabahları da erkenden - 5 ve 5.45 - uyandım hep. Evrim bu gece geliyor çok şükür.

Henüz ders programım belli değil ama Pzt sabahı anestezi uzmanı ile görüşeceğim; onay verirse genel cerrah endoskopi - kolonoskopi tarihi verecek. Sonra okula dönüp yeni eğitim - öğretim yılına başlayacağım :)

Hevesli ve heyecanlıyım 🤗🧿

Umarım bu halimi koruyup çoğaltarak güzel bir yıl geçiririm öğrencilerimle :)

Bugünlük bu kadar 😃🙋🏻‍♀️

... 


Update: Az önce saç derimden arı soktu!!! Yok böyle bir şey gerçekten!!! Elimi attım ve arıyı silkeledim, iğnesi de elime geldi saçlarımın içinden!!! Daha önce çok kez arı soktu ama hiç kafamdan olmamıştı. Şoktayım 😱



Pazar, Eylül 22, 2024

Sonbahar, Eylül, Okul...

Son 5 senedir içimde usul usul bir aşk besliyorum sonbahara karşı. Sonbahar gelince kendimle hesaplaşıyorum ve kabulleniyorum. Hava serinledikçe ben de sakinleşiyorum, hüzünleniyorum... sonunda huzur buluyorum.

Bu sonbahara bedbaht halde başladığımı söylemek istemezdim ama kendimden saklayamıyorum artık. Öyle değilmiş gibi davranmaya çalışırken çok yoruluyorum. Eylül'ün başında, seminer haftasında yeni bir doktora gittim. Doktor tüm açık sözlülüğü ile pat diye geçtiğimiz Ocak ayında yapılan fıtık ameliyatımın tamamen başarısız olduğunu, üstüne de o bölgede çok yoğun ödem oluştuğunu söyledi. 3 gün üst üste vurulacak kortizon iğneleri verdi ve beni nokta atışı denilen bir tedavi için Kaçkar Devlet Hastanesi'ndeki bir doktora yönlendirdi. O tedavi de işe yaramazsa yeşil reçeteli ilaçlara başlamamız gerektiğini söyledi. Henüz gitmedim o doktora. Çünkü artık umut besleyemiyorum.

Fıtık sürecimde 4 farklı doktora gittim; her türlü ilaç ve iğneyi kullandım, algoloji bölümünde 2 seans epidural enjeksiyon yaptırdım, defalarca kez manuel terapi ve fizik tedaviye gittim. Yetmedi, daha önce ameliyat olup iyileşenlerden umutlanarak son çare diye ameliyat oldum. Hiçbiri işe yaramadı. Bu gidişe bakınca nokta atışı tedavisinin de işe yaramama ihtimali yüksek. İşe yarasa bile 2 ay sonra eski haline dönmeyeceğinin garantisi yok. Keza geçen yaz yaptıran arkadaşıma öyle olmuş. İşlem için telefonla bilgi istediğimde "min. 100bin ama durumunuza göre fiyat artabilir" dediler. Bilsem ki işe yarayacak 100 değil 500 de vereceğim ama işte umudum yok. Yine de 15 tatilde İstanbul'a gidip şansımı denemeyi düşünüyorum.

Her saniye acı içindeyim. Gece uykum uyku değil, acı içinde sağdan sola dönerken sabahı sabah ediyorum. Otursam da, yatsam da, yürüsem de değişmiyor. Sadece klinik pilates yaptığımda 1-2 saatlik bir rahatlama oluyor sonrası yine acı. Tek başıma ne temizlik, ne yemek yapabiliyorum, hatta yataktan bile kalkamıyorum çoğu gün tek başıma. Bazen koridorda çığlık atarak duvarlara yaslanıyorum Evrim koşup gelene dek düşmemek için. Evrim'e de ayrı üzülüyorum. 38 yaşında böyleyim, yaşarsak 48'de 58'de kim bilir nasıl olacağım. Boşanalım diyorum; kabul etmiyor. Neymiş; iyi günde kötü günde, hastalıkta sağlıkta diye söz vermişiz!.. Offfff ne yapacağımı bilemiyorum...

Bu yıl okulda çok zorlanıyorum. Okul aynı bahçede iki farklı binadan oluşuyor. Ana bina 3, ek bina 4 katlı. Öğretmenler odası ana binada 1. katta, benim derslerim hep ek binada. Her gün defalarca kez merdiven inip çıkmam gerekiyor. 3 günüm yarım, idare ediyorum ama Perşembe ve Cuma tam gün. Hafta bitmeden ben tükeniyorum. İlk hafta nöbet günümde çektiğim acıyı anlatamam. Bu hafta dilekçe yazarak nöbet görevinden muaf olmayı talep ettim. Kabul edildi. Klinik pilatesle az da olsa güçlenirsem bir nebze kolaylaşır okul diye diye kendimi avutmaya çalışıyorum.

Offff çok çaresiz hissediyorum kendimi her saniye hissettiğim bu acı karşısında... 

Güya sonbahar güzellemesi yazacaktım. Neye niyet, neye kısmet...

Her şeye rağmen sonbahar güzel...

Pazar, Ekim 01, 2023

Eylül Meydan Okuması #29 - #30

29- Hayattan en son neyi öğrendin?

Hımmm... Zor yerden gelmiş soru. Böyle çat deyince yeni öğrendiğim bir şey gelmedi aklıma ama... Yeni olmasa da hayattan öğrendiğim önemli şeylerden birisi kötüyü dillendirip çağırmamak gerektiği, tam aksine hep en iyiyi söyleyip iyi olacağına inanmanın işe yaradığı. Olumsuz olmanın kimseye bir faydası yok, olumlu olmanın da ekstra bir yükü yok. Kısacası olumsuz düşünüp henüz kötü bir şey olmadan can sıkmak yerine pozitif düşünüp bir çeşit Polyanna olmak daha iyi. 

30- En son dinlediğin podcast nedir?

Tabi ki Radyo Momentos :) Biriktirip haftasonu kahvaltıda keyifle dinliyoruz ailecek :) 

En son şu postunu dinlemişiz :)




Çarşamba, Eylül 27, 2023

Eylül Meydan Okuması #26 - #27

26- Canın yansa bile doğruyu söylermisin?

Sadece kendi canım yanacaksa doğruyu söylerim ama doğruyu söylediğimde başkasının canı yanacaksa ve söylemek herhangi birşeyi değiştirmeyecekse bildiğim doğruyu kendime saklarım. 

"Konuşmadan önce düşün: Gereği var mı? Şefkat barındırıyor mu? Kimseyi incitebilir mi?" demiş Lao Tzu. Kesinlikle katılıyorum. Sırf vicdanımızı rahatlatmak, "Söyledim, benden günah gitti" demek için söylenmemeli bazı doğrular. 

Kısacası kendimiz için değil, karşımızdakinin iyiliği içinse mutlaka söylenmeli doğrular. Aksi takdirde susmak en iyisi. 


27- Uyuyamadığın zaman ne düşünürsün?

Offff... Virüs girmiş bilgisayar ekranı gibi bin tane pencere açılır zihnimde. Ne var ne yok gelir aklıma. Saçmalıklar denizinde yüzmeye başlarım. Pişmanlıklar gelir, kaçan fırsatlar gelir, özlemler gelir çöreklenir; ruhum sıkıştıkça sıkışır. Öyle zamanlarda 3 şeyden birini yaparım.

1 - Kalkıp enn sevdiğim; bakarken mutlu olduğum filmlerden/dizilerden birini izlerim.

2 - Enn sevdiğim kitaplardan birini açıp okurum sızana dek.

3- Enn sevdiğimin boynuna gömülür hüngür hüngür ağlarım. Uyayamıyorum, beni uyut derim; saçımı okşar, masal anlatır, uyutur beni sevdiğim.


"Kör Nokta" filmi enn sevdiklerimden biri :) 

Pazartesi, Eylül 25, 2023

Eylül Meydan Okuması #25

25- Seni yüksek sesle ne güldürür?

Komedi filmi sevmediğimi ve gişe rekoru kıran komedi filmlerine hiç gülmediğimi hatta sinirden seyredemediğimi belirterek başlamak istedim nedense. Yani neye güldüğüm değil de neye gülmediğim çok net.

Fiziksel şakalara/esprilere gülmem; akıllıca yapılan esprilere gülerim. Mesela Cem Yılmaz'ın eski stand-up.larına çok gülerim. Artık eskisi kadar iyi değil. Soğuk espri/ dad joke/ pun jokes (kelime şakası) da severim. Durum komedilerine ve karikatürlere gülerim. Evrim de çok güldürür beni. Dayısı ile bir araya gelince espriler havada uçar; onlara çok gülerim hatta Arya'yı yine onlara çok güldüğüm bir günün gecesinde doğurdum :))

Şöyle atışmaları da çok severim :) 


Pazar, Eylül 24, 2023

Eylül Meydan Okuması #24

24- Nelere şükrediyorsun?

En başta "bugünün bir yarını var" bilinci ile varolduğuma ve kendimi kurtarmak için elimden geldiğince çok çalıştığıma şükrediyorum. Şimdiki çocuklarda bu bilinç yok, yarın ne olacağını asla düşünmüyorlar. Sanki sonsuza dek çocuk kalıp oyun oynayacaklar gibi geliyor onlara sanırım. Ya da bir mucize gerçekleşecek ve onlar hiç çabalamadıkları hâlde birden doktor, mühendis, avukat, Youtuber olup zengin olacaklar sanıyorlar. 

Evrim'le yolumuzun kesiştiğine şükrediyorum. Yer yüzünde %100 güvendiğim ve tastamam tanıdığım tek insan o. Kimse beni onun gördüğü gibi göremez, kimse onun sevdiği gibi sevemez, kimse bunca sene her deliliğime onun gibi sabırla katlanamaz. Kimseyi onun kadar tanıyamam, kimseye bu kadar güvenemem ve kimseyi onu sevdiğim gibi sevemem. Kimsenin yanında onun yanında olduğum kadar rahat ve güvende olamam. İyi ki var. 

Kızım için şükrediyorum. Sağlıklı, akıllı, sorumluluk sahibi. Zaman zaman beni delirtiyor ama hangi çocuk yapmıyor ki :) 

İşim için şükrediyorum. Öğretmen olmak zor, yorucu ve büyük bir sorumluk ama bir öğrencinin hayatına bile dokunabilmek iyi geliyor insana. 

Denize, güneşe, havaya, suya... Güzel geçen her güne, her an'a şükrediyorum.


Zaz - Je veux


Cumartesi, Eylül 23, 2023

Eylül Meydan Okuması #23

23- Yarın kendini daha iyi hissetmek için bugün ne yapabilirsin?

Temizlik yapabilirim ki bugün de öyle yaptım. Sabah erkenden kalkıp eşimle kahvaltı yaptım ve ardından ölümcül bel ağrımı hiçe sayıp temizlik yaptım çünkü yarın keyif günümüz olsun, yapılacak iş güç olmasın istiyorum. Eğer ev pis ise aklım temizlikte oluyor ve yaptığım diğer şeylerden maksimum keyif alamıyorum.

Yapabileceğim diğer şeyler şöyle:

  • Yemek yapmak, 
  • Tüm işleri bitirip erkenden uyuyup bir an önce yarın olmasını sağlamak, 
  • Yarın için gezme-tozma-coşma planları yapmak, 
  • "Şişede durduğu gibi durmuyor" mu acaba cidden kontrolü yapmak, 
  • Sevdiklerime sarılıp gerisini salla diyebilirim :) 



Şimdilik aklıma gelenler bunlar ama işbaşı düşünce daha yaratıcı çareler de bulunabilir :)) 

Cuma, Eylül 22, 2023

Eylül Meydan Okuması #22

22-Fobin var mı?

Lanet olsun ki var maalesef: Tripofobi. Uyarıyorum delikli şeylerden rahatsız oluyorsanız sakın Google'a yazıp araştırmayın. Oldu ki araştırdınız, karşınıza çıkan o görsellerin herbiri beni delirtecek kadar korkunç geliyor bana.

Keşke bu soru olmasaydı... 

Perşembe, Eylül 21, 2023

Eylül Meydan Okuması #20 - #21

20- İyi ki itiraz ettim dediğin bir konu var mı?

Keşke itiraz etmeseydim dediklerim daha çok. Delice itiraz edip değiştiremediğim şeylerin daha hayırlı sonuçlanması ile şaşırmışlığım ve her şerde bir hayır varmış sözüne gelmişliğim çok.

21-Şu an okuduğun kitaptan, dinlediğin şarkıdan, izlediğin filmden bir replik paylaşır mısın?

Bilmezdim senden önce bunu
Değmezdi o rüzgârları baharın
Aymazdım, ben toy bi' beşer idim
Öğrendim yüzünde




Işıklı sokaklarda el ele gezmek bir başka güzel :) 



Salı, Eylül 19, 2023

Eylül Meydan Okuması #19

19- Enerjinin sıfırlandığını anlarsan ne yaparsın?

Yorganı kafamdan yukarı çeker, yatağa gömülürüm. Mecbur olmadıkça da çıkmam.


Günün neşesi: Su terapisi :) 


Pazartesi, Eylül 18, 2023

Eylül Meydan Okuması #18

18- Söylemekten kaçındığın kelimeler var mı?

Bela okumam/okutmam. Döner dolaşır okuyana ulaşır diye düşünürüm. Başka da sakındığım kelime yok galiba ama son yıllarda olumsuzluk içeren cümleler yerine olumlu cümleler kurmaya çalışıyorum. Misal "Kazasız belasız gidin/gidelim" yerine "Sağsalim gidin/gidelim" demeye çalışıyorum. Ama alışkanlıklar hemen değişmiyor.


Pazar, Eylül 17, 2023

Eylül Meydan Okuması #17

17- Komşular roman karekteridirler, var mı böyle bir komşun? 

Hımmm. Şu anda yok ama çocukluğumda tüm komşularımız roman karakteri gibiydi. Lakaplarını yazsam bile yeter sanırım: "İmam'ın Ayşe, Aşçı'nın Ayşe, Büyük Ayşe, Küçük Ayşe, Ünzile'nin Emine, Badanacı Melahat, Pomak Osman...

Çıkmaz sokakta büyümenin kendine göre avantajları vardı çocukluğumda. Tüm sokak kocaman bir aile gibiydik. Soyadları değil de eş, meslek, nine, dede isimleri ile bilirdik komşularımızı. Sokağımızda bir sürü Ayşe vardı. Eşi aşçı olan Aşçı'nın Ayşe, eşi imam olan İmam'ın Ayşe; bekarlar için de çözüm var tabi :)) Büyük Ayşe (annemin küçük dayısının kızı), küçük Ayşe (annemin büyük dayısının kızı). Büyüğüne Ayşe teyze, küçüğüne Ayşe hala diyoruz biz kardeşimle :D 


Az önce çektim. Fırtına geliyor. 1

Cumartesi, Eylül 16, 2023

Eylül Meydan Okuması #16

16- Dostoyevski "Aşağılık insanoğlu her şeye alışır!" der. Sizin alışamadığınız bir şey var mı?

Yok. Kesinlikle katılıyorum Dostoyevski'ye. İnsanın en büyük becerisi uyum sağlama becerisi. Her koşula ayak uydurup adapte oluyor ve hayatta kalıyor insan.

Cuma, Eylül 15, 2023

Eylül Meydan Okuması #14 - #15

14- Hiç kimsenin duymadığı kitaplar arasında en sevdiğiniz hangisidir?

Hiç kimsenin duymadığı kitap mı bilemiyorum ama aklıma Ayşe Acar'ın "Yüzyıl" serisi geldi. 1. ve 2. kitabı son kitaptan daha çok sevdiğimi hatırlıyorum. Türü bilimkurgu.  


15- Dünyanın en zor hissi nedir?

Handan'ın dediği gibi pişmanlık hissi sanırım. Çünkü yapılacak hiçbir şey yok. Olan olmuş, biten bitmiş ama kafanda boş boş dönüp duran keşkeler... 


Çarşamba, Eylül 13, 2023

Eylül Meydan Okuması #13

13- Bugün kendi çektiğin beğendiğin bir fotoyu paylaşırmısın?



Bugün çektiğim tek fotoğraf bu :) 

Pasta sevmeyen arkadaşınız varsa mum dilme konusunda yaratıcı olmanız gerekebilir :))


Bu da Cumartesi gününden beğendiğim bir foto :) 
Arkadaşımın yeni evinden günbatımı :) 


Salı, Eylül 12, 2023

Eylül Meydan Okuması #12

12-Karar verme sürecinde düşünceler mi? sezgiler mi?

Bu soruyu kafamda tam bir yere oturtamadım. Çünkü benim sezgilerimle düşüncelerim aynı doğrultuda oluyor ama ben yine de tam tersi yönde hareket edebiliyorum bazen. Yani karar verirken düşüncelerimi susturup duygularımla hareket ediyorum. Mantığım /sezgilerim /düşüncelerim  "YAPMAAAA!" diye bas bas bağırırken her şeyi kulak ardı edip en olmayacak şeyi yapıveriyorum bazen. Ama sözkonusu iş hayatımsa mantığım genelde ağır basıyor. 

Keşke kararlarımız objektif düşüncelere/gerçeklere dayansa ama çoğu zaman öyle olmuyor. Karar verirken beynimiz konuyla ilgili mevcut kaynaklarına yani geçmiş tecrübelere ve konuya dair bilgilere başvuruyor; daha önceki olaylarla bir benzerlik kurmaya çalışıyor. Eğer mevcut bilgiler ve tecrübelerin sonucu olumlu ise "Bu da olumlu olur" diye tahmin yürütüyor ve "Yapalım" kararı alıyor. Eğer mevcut bilgi ve tecrübeler olumsuz ise "Yapmayalım" diyor. 

Karar vermek pek de objektif bir süreç değil. Herkes kendi bilgisi ve tecrübesi doğrultusunda karar veriyor. Bazen de tüm bildiklerimize inat bile bile yanlış kararlar veriyoruz nedense. İnsan olmak böyle de ilginç işte! 

...

Ne olursa olsun insan önce kendini sevmeli. Bu sabah kendimi kalpli bir tostla sevdim, sardım sarmaladım :)



Pazartesi, Eylül 11, 2023

Eylül Meydan Okuması #10 - #11

10- Bloğunuzun başkaları tarafından okunduğunu bilmek size nasıl duygular yüklüyor?

Ben sevdiğim blogları okurken çok mutlu oluyorum. Birilerinin de benim blogumu okurken mutlu hissettiğini düşünmek bile inanılmaz mutlu ediyor beni :) 

11- Hayattaki en zor şey nedir?

Pişmanlıktır. İnsanın içi içini yer. Tam unuttum, geçti gitti derken hortlayıverir yeniden. "Keşke öyle yapsaydım" ya da "Böyle yapmasaydım" diye diye tüketir insan kendini. Kapılmamak lazım :)

Zorluk deyince ilk akla gelen bir sevdiğimizi kaybetmek ama insanoğlu canından can kaybetse de bir şekilde devam ediyor yaşamaya. Çok zor oluyor ama oluyor. Nefes alıp vermek reflex olmasaydı acıdan unutup ölebilirdik belki ama o da mümkün olmuyor. Yine de dilerim kimse zamansız ve beklenmedik kayıplar yaşamasın.

... 

Arya artık ortaokullu! Bugün yeni okulunda ilk günüydü; anlattığı kadarıyla gayet güzel geçmiş.


Tam uyanamamış Arya :)) 


 

Cumartesi, Eylül 09, 2023

Eylül Meydan Okuması #9

9- Bize bir nasihat vermenizi istesek?

Kimseye çok güvenmeyin ve kimseyi yaptıkları için yargılamayın. "Kimse işlemediği günahın masumu değildir" sözünü unutmayın. Her an, her şey olabilir. Herkes her şeyi yapma potansiyeline sahiptir. İnsan saf iyi ya da saf kötü değildir. Koşullar insana "Asla yapmam" dediği şeyleri çatır çatır yaptırabilir." Bu yüzden eşimizi, dostumuzu; akrabamızı, komşumuzu yaptıkları şeyler için eleştirirken durup bir nefes alalım ve neyi niye yapmış olabileceklerini aynı şeyler başımıza gelmeden bilemeyeceğimizi düşünelim.

... 

Pazartesi okullar açılıyor. 1 hafta önce çok hazırdım. Şu an çok yorgunum. Hayırlısı... 

Cuma, Eylül 08, 2023

Eylül Meydan Okuması #8

 8- Biri vardı değil mi "bu insan" olmanızı sağlayan kimdi o?

Biri yoktu, Hayat vardı. Annemin hastalığı, babamın teşhisi konmamış deliliği... Tek kurtuluş okuyup kendimi kurtarmaktı. Kurtardım kendimi. İlla biri demem gerekiyorsa BEN diyorum. BENDİM.

Öğretmenlerimin hakkını da teslim etmem gerek tabi ki. Özellikle birkaç öğretmenimin anlayışı, sevgisi, desteği olmasaydı hayat benim için daha da zor olurdu. 

...

Annem ameliyattan çıktı. Her şey yolundaymış. Bir diğer güzel haber Arya yaz boyu haftada 5 gün devam ettiği akıl oyunları, satranç ve kitap kulübünde örnek öğrenci seçildi. Gözlerim doldu kuzumun adını duyunca. Gururluyum.


Misafir

Şu an evde bir misafirimiz var. Adı Latte :) Latte, Sibirya Kurdu kırması yani yarı-Husky bir dişi :)  Evrim eve getirince yıkayıp paklamış;...