Cuma, Ağustos 18, 2023

Gerçekleşen Hayaller #3 - Çandarlı, İstanbul, Bolu

Tatil serisine devam:

Çandarlı...

Ne yazsam... Offf... 

Eve adım atınca...

... 

Yukarıdaki satırları Çandarlı'da yazmaya başlayıp yarım bırakmışım. Evet baba evimde cidden zorlu bir temizlik mücadelesi verdim ama şimdi durup düşününce o an hissettiğim kadar kötü değildi gibi geliyor. Neyse :)

Babam ve kardeşim Çandarlı'da yaşadığı için her yaz gidiyoruz. Ben kardeşimi, Arya da dayısını ve dedoşunu çok özlüyor. Genelde en az 10-15 gün kalırız ama bu kez 3-4 gün kalıp İstanbul'a geçtik. Oradaki ailemizi de özlemiştik, görmeden eve dönmeyelim dedik.

Çandarlı artık ezbere bildiğimiz bir yer ama dibindeki Dikili'yi pek bilmiyoruz. Bu kez orayı keşfetmek istedik. Önce arabayla gidebildiğimiz koyları denedik ve Bademliye gittik. Denizi sığ ama içinde kocaman bir duba olduğu için Arya çılgınca eğlendi, 2 dk. içinde bir sürü arkadaş bulup atlayıp zıpladı. Bademli'de Evrim'in görmeyi çok istediği bir ılıca vardı. Plajdan çıkıp oraya gittik ama ılıcanın içinde bulunduğu araziyi geçen yıl biri satın almış ve çevresini kapatarak karadan ulaşımı engellemiş. Hevesimiz kursağımızda eve geri döndük. Ertesi gün yine Dikili'ye gidip karadan ulaşılamayan koyları görmek için tekne turuna katıldık. Tekne turu muhteşemdi - dönüş hariç. Önce Zindancık koyuna gittik, su inanılmaz berraktı. Tekneden atlayıp atlayıp yüzdük :D 






İkinci durağımız Hanım'ın Koyu'ydu, orası da harikaydı. Kıyıya çıkıp doğal kil ile maske yaptık. Bu koya da karadan ulaşım büyük ölçüde engellenmiş durumda çünkü biri araziyi alıp çevresini kapatmış. 
Hanım'ın Koyu'ndan sonra Ilıca Koyu'na gittik ve Evrim amacına ulaştı :)) Ben ılıcanın içine girmedim ama az ilerisindeki denize akan ılıca suyunun olduğu kayalık bölüme girdim. Su o kadar sıcaktı ki suyun geldiği yere dayanınca sırtım yandı.



Şu taştan yapının içi ılıca.


Bu koydan sonra Akvaryum koyuna gidecektik ama havanın kötüleşebileceği ihtimali yüzünden rota değişti; Ali Baba adası dedikleri bir yere gittik. Böylece tur tamamlandı; dönüşe geçtik ama hava iyice bozdu ve 45 dakikalık dönüş yolu 2 saat sürdü. Arya dalgalı denizde çok eğlense de Evrim'le ikimiz epeyce endişelendik. Uzun süre tekne turu yapmayacağımızdan eminiz.





Bu fotoğrafı ilk koyda çektik :) 


Tekne turu dönüşünde Çandarlı'da deniz kenarında çok sevdiğimiz salaş bir kasap lokantasında yemek de yiyince Çandarlı ve çevresinde yapılacaklar listemizi tamamlamış olduk. Çandarlı'dan sonra Evrim'in anne-babası ile buluşacaktık ama onlar yer seçemeyince biz sürpriz yapıp İstanbul'a gitmeye karar verdik. İstanbul tabelasına kadar her şey harikaydı ama İstanbul trafiğine girince yaşadığım siniri, stresi hatta korkuyu anlatamam. Sağ salim eve varınca şükrettik. Annemler de bizi gördüklerine çok sevindiler. 


Arya babaannesiyle airhokey oynarken :) 


İstanbul'da 3-4 gün kaldık. 2 Ağustos'ta dönüş için yola çıktık. Bir gece Bolu Dağı polisevinde kaldık ve bayıldık. Tam 2-3 gün kafa dinlemelik bir yer. Yeşillikler içinde, sessiz sakin.







Arya tabi ki orda da arkadaş buldu kendine :)



Bolu'dan sonra Fatsa'da mola verdik ve internete göre en beğenilen plaj olan Çamlık plajına gittik ama ben neredeyse sinir krizi geçirme noktasına geldim. Denizde kafam kadar - abartmıyorum cidden kafam kadar - mavi deniz anaları vardı. Kıyıdaysa inanılmaz yakarca vardı. Suyu git git hep dizde. Kısacası ben hiç sevemedim. Tatil boyunca sevmediğim ikinci şey oldu. İlki arada bir yerde mola verdiğimizde gittiğimiz dinlenme tesisiydi ki onun dışındaki tüm molalarımızda harika yerlerde durduk şansımıza. 





Belki de ilk kez bir tatilden bu kadar mutlu ve %100 tatmin olmuş olarak eve döndük. Hayallerimin ötesinde bir tatildi. Yaşayabileceğimiz aksiliklerin - sıcaktan çadırda uyuyamamak, sinek/böcek istilası, Evrim'in kamp hayatında zorluk yaşaması / rahat edememesi, Arya'nın yollarda huysuzluk etmesi, olmadık yerde araba arızası, yolları karıştırmak vb. - hiçbirini yaşamamız mucizeviydi. Önceden planlı 5 günlük Datça kampı dışında spontane bir tatildi ve muhteşemdi. Darısı tüm tatile çıkacakların başına :)


Yaklaşık 4000 km yapmışız. Hatta gittiğimiz yerlerde gezdiklerimizi de eklersek çok daha fazla :)



Dönüş yolu


Evim, evim, güzel evim :) 
Balkonumuzdan günbatımını izlemeyi özlemişim.

30 yorum:

  1. Güzelim koyları para babaları kapatmış demek! Oh ne güzel tüm insanların hakkı olan bir koya 3- 5 kişi paramız var diyerek çöksün! Belki otel de yapar. Bu çok büyük haksızlık. Ama yine de ne güzel olmuş, kalabalık aile olmanın mutluluğu:)fotoğraflar da harika. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Deniz, plajlar, koylar, ormanlar...
      Maalesef ne desek boş bazen.

      Sil
  2. Çok iyi yaptınız, aile hatıralarınız arasında ömür boyu yer alacak ve Arya bence kendi çocuklarına bile anlatacak :) Çok mutlu dönmenize de ayrıca sevindim..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler Cerenim :) Bence de unutulmaz bir tatil oldu, özellikle de Arya için :)

      Sil
  3. Epey yol yapmışsınız, böyle gezmek tabii ki çok daha keyifli olur.

    YanıtlaSil
  4. şahane bir tatil olmuş, içinize sinsin :)

    YanıtlaSil
  5. Nefis bir macera oldu. İnsanın böyle güzel bir tatilden sonra döndüğü için sevindiği bir evi olması da ne büyük zenginlik , değil mi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aksi takdirde eve dönmek çok üzücü olurdu ama neyseki ev konusunda şanslı gruptayız :)

      Sil
  6. Haritadaki yolu görünce daha belirgin hale geliyor yaptığınız km. :) Bravo size..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hopa'dan Datça'ya, haritanın bir köşesinden diğer köşesine arabayla gelmek düşününce bile çılgınlıktı bizim için Momentos'um ama kotardık ailecek 😅

      Sil
  7. Müthiş yol yapmışsınız, tebrikler. :))
    Esasen bulunduğunuz coğrafyadan Ege'ye doğru gelip dönmek bile alkışlanacak uzunlukta, siz dahasını da başarmışsınız, harika. <3

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkürler :) Biz de şaşırıyoruz nasıl yaptığımıza :) İyi ki yaptık deyip duruyoruz :)

      Sil
  8. tekne ile koylarda gezmek en güzel tatil bencesi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hava güzelken öyle ama hava bozunca tekne kâbus gibi oluyor.

      Sil
    2. hımm bu hiç başıma gelmedi daha, tekneye gökova göcek koylarında yazları binerim hep rüya gibi olur :)

      Sil
    3. Hiç de gelmez başına umarım :)

      Sil
  9. Çok güzel bir tatil olmuş, darısı yapamayanların başına..

    YanıtlaSil
  10. Vaaav, biz dört günün yorgunluğunu hala atamadık ama gençlik işte, maşallah diyorum. Ayrıca şahane bir tatil olmuş, sefanız olsun, devamı aynı güzellikte gelsin...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hiç yorgunluk hissetmedim öğretmenim. Çünkü yıllardır kurduğum bir hayaldi bu tatil :)

      Sil
  11. Hayallerin gerçekleşmesinin dayanılmaz mutluluğu... Ne de güzel geçmiş. Bademli birkaç yıl önce radarıma girdi. Görmeye değermiş, anlaşıldı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bademli'yi çok gezemedik ama civarındaki koylar muhteşem :) Görülmeye değer :)

      Sil
  12. Nasıl doya doya geçmiş :) Bayıldım resimlere. Datça mükemmeldir. Çandarlı'yı son senelerde çok duydum. Sanırım bir ara gideceğim. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Datça mükemmel :) Çandarlı da güzel, Dikili de. Ama Çandarlı suyu çok soğuktur. Sadece yazın bir ara, 7-10 gün sıcak oluyor su, onun dışında buz dolu küvet gibi deniz : D

      Sil
  13. Mükemmel bir tatil olmuş. :) Bu arada Fatsa'da değil ama Perşembe'de deniz girdik, orda da bir sürü insan kafası büyüklüğünde deniz analarından vardı... Su serinledikçe de çoğaldılar bende şaşırdım. Kaç yıllık Karadenizliyim ilk kez denk geldim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Biz de 7 yıldır Karadeniz'deyiz, öyle mavi ve kocaman deniz anası ilk kez gördük. Umarım daha da görmeyiz :)

      Sil
  14. Deniz pırıl pırıl çok güzel gerçekten de ☺️

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok güzeldi :) Fırsat olunca gidilmesi gereken yerlerden :)

      Sil

İyileştiren Sevgi

" Seni sevmeyi dünyanın en güzel şiiri yapacağım " demiş Edip Cansever. İnsan kendini sevilmeye layık görmeyince gerçekten sevildi...