Pazar, Şubat 09, 2025

Severek Yapılan Her Şeyin Güzel Olması :)

Bir şeyi severek, isteyerek, keyifle yapınca güzel olması kaçınılmaz bence. En güzel örneği yemekler. Ama öyle  aceleyle, akşam yemeği saati geçmek üzereyken ya da misafir gelecekken bir şeylere yetişme telaşıyla yapılan yemeklerden bahsetmiyorum. Boş zamanda, bir şeylere yetişme telaşı olmadan yapılan; yapılırken şarkı söylenip dans edilen; keyifle, aşkla yapılan yemeklerden bahsediyorum :) 

Ben genel olarak mutfakta fena değilimdir ama her zaman çok çok lezzetli yemekler çıkmıyor ortaya. Tadı tuzu yerinde, karın doyuracak ortalama yemekler oluyor genelde ama - kocaman bir AMA - bir şeyi canım çekip çok isteyerek yapıyorsam kesinlikle çok lezzetli oluyor :D Mesela bugün pişirdiğim dana gerdan etli nohut ve ilikli kemik suyuyla yaptığım basmati pilav gibi 😍 Evrim'in babaannesi bu konuda bir efsaneydi ama bence bugün yaşasaydı, aile içinde bir kör tadım düzenleyip kapışabilirdik birincilik için 😄

"Senin canın çektiği için sana öyle geliyordur tabi" diyebilirsiniz. Bir hevesle gittiğiniz restoranın yemeklerini beğenmediğiniz olmadı mı hiç? Ya da çok sevdiğiniz yemeği canınız çekip de daha önce pek de bilmediğimiz bir yerde yediğinizde yaşadığınız hayal kırıklığı? Yani tadı kötüyse canı da çekse beğenmez insan :D

Arada gaza gelip de yaptığım ve cidden çok sevilen birkaç tarifim var :) Mantarlı ıspanaklı kiş, hamurundan sosuna ev yapımı pizza ve hamburger, labne soslu ızgara somon, cajun&yoğurt&salça marineli fırında tavuk, yer fıstıklı - haşlanmış kuru börülceli yeşil salata... Aklıma ilk gelenler bunlar :) 

Saydığım yemekler - kiş ve salata hariç - evde herkesin favorisi. Sık sık yapmıyorum ama yapınca evde bir bayram havası esiyor ve keyifle yiyoruz birlikte. Kişin içinde ıspanak olduğu için, salatada da kuru börülce olduğu için yemiyor Arya Hanım ama diğerlerini silip süpürüyor :)) 

Yukarıdaki satırları yazarken düdüklü tencerenin basıncını bekliyordum büyük bir hevesle. O arada pilav da tam tavında demlenmiş; düdüklünün kapağı açılınca şenlik başladı :)) 

... 

Yazıyı bitirirken bugünden birkaç foto bırakayım :) 


Hava yağmurluydu; 
bu kez kamelyalardan birine oturdum. 


Hep diyorum:
Işık mühim azizim :)) 


Bu foto dünden :) 




14 yorum:

  1. Mutfağa girmeden evvel bir tane motor var artık.
    "Harika olacak"..ve oluyor da :)
    Sanırım beyne verdiğim bir komut olduğu için.dene bence 😘

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İşin sırrı orda zaten :) Harika olacak kafasıyla yapınca oluyor ama istemeye istemeye yapınca mümkün değil harika olması. Her daim harika olacak kafasını yakalamak lazım 😃🙋🏻‍♀️

      Sil
  2. Ay önce Handan'a gittim şimdi de sana geldim, orda kapuska burda börülce.. İki sevdiğim yemek, biri kış biri yaz :))) Saat oldu 21.30, karnım acıktı yahu!
    Ben de çok keyifle yapıyorum yemek ama bazen sinirliysem oyyyy o negatif enerji resmen yemeğe geçiyor (içimden de zıkkımın kökünü yiyin falan dediğim oluyor itiraf edeyim, o nedenle oluyor bir zıkkım hahahah) ama ben kahvaltıyı da haftalık menüye ekliyorum artık ve bir akşam mutlaka kahvaltı yapıyoruz, herkes mutlu ben mutlu....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Off sinirle yemek yapma halini çok yaşıyorum ben de Ceren'im. Mecburiyet hissiyle yapmak... Öyle olunca da ortaya çıkan şey severek yapılan kadar lezzetli gelmiyor insana. Kahvaltıyı ben de çok seviyorum, çocukken akşamları yapardık kahvaltı :) Şimdilerde akşam kahvaltısı pek yapmıyoruz ama ekmek arası ton balığı/köfte/sucuk gibi şeylerle geçiştiriyoruz bazen akşamları :) Herkes kendininkini kendi hazırlıyor, oh mis gibi oluyor o zaman her şey :))

      Sil
  3. Sondaki iskele Sonbahar filminin iskelesi değil mi? Sen bizim bir sürü fotoğrafımızı çekmiştin orada. Ne güzel bir gündü, iyi ki Fındıklı'da sunum çıkmış kardeşime de o sayede gelmişiz, yoksa ha deyince gidiliecek yer değildi, hem yöreyi çok sevdik, hem seni. Kısmet olunca Fizan'da bile buluyor insan birbirini.
    Yemek konusunda aynı fikirdeyim, hele de yıllar geçip evlilik, mutfak, yeş, enerji eskiyince iyice zoruna gidiyor insanın yemek işi. esasen ben de fena değilimdir mutfakta ama o kadar bıktım ki bazen kendi yaptığımı kendim yiyemiyorum. Salıdan beri çok berbat hastayım, şu salgın influenzası, aman dikkat yerden yere vuruyor insanı, perişan haldeyim ve daha da gitmeye niyeti yok. Hasta olduğumu duyunca paralel sokakta oturan kardeşim gibi bildiğim genç arkadaşım bir dünya yemek taşıdı bana. Ben de iştah yok, iki kaşık almaktan öteye geçemedim ama kocaya yemek düşünme derdi kalkınca nasıl minnettar oldum anlatamam. Aksi gibi bizim evde kahvaltıyı bir tek ben severim :(
    Çok sevgiler canım...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok geçmiş olsun Nurşen Öğretmenim. Ceren'i de mahvetmişti bu influenza. Geçmiyor demişti o da :( Acil şifalar diliyorum size. İyi ki zor zamanlarda yardıma koşanlar var hayatlarımızda. Genç arkadaşınıza tanımadan kanım ısındı.

      Fotoğraftaki iskele, filmdeki ve bizim fotoğraf çekildiğimiz o iskele :) İyi ki yolunuz düşmüş ve gelmiştiniz. Ben de sizi ve kardeşinizi çok sevdim :) Keşke yakın olup sık sık görüşebilsek.

      Sil
  4. Fotoğraflar çok güzel, özellikle iskele ve onu çeken kişi. :)

    YanıtlaSil
  5. börülcenin kurusuna ayrı, tazesine ayrı bayılırım. ıspanaklı kiş de eminim şahane olur :)
    Arya da biraz büyüyünce ayıla bayıla yiyecektir eminim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de çok seviyorum börülceyi :) Arya'ya büyüyünce "Birazcık(?) salakmışım galiba, nasıl yemedim onca sene ıspanak?" diyeceksin bir gün diyorum :)) Hiç de bile diyor ama ben eminim :))

      Sil
  6. sevgiyle yapıyon demekkisi :)

    YanıtlaSil
  7. Börülce hiç yemedim:(( ben genelde kışın yazdan yapyığım sebzeleri kullanırım özel bir yemeğim hiç olmadı nedense...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Taze börülceyi haşlayıp limon, sarımsak, zeytinyağ sosu ile yemelisiniz yazın :) Kışın da kursundan piyaz güzel oluyor :)

      Sil

Yok, olmuyor! İçimden gelmiyor!

Elim yazmaya gitmiyor :( Hayat o kadar feci bir hızla akıp gidiyor ki ben oturup yazamıyorum. Ama üzgün de değilim. Yazamıyorum ama...  Yaşı...