Perşembe, Ekim 31, 2019

Kara Orman

Karanlığın içinde yolunu bulmak zor. Ciğerlerine dolan soğuk havada nefes almak zor. Donmuş parmaklarını ısıtmak zor. Bu ormanda hayatta kalmak çok zor.

Bu ormana düşeli çok oluyor. Gecenin gündüzün hesabı karıştı artık. Aylar oldu ama yıl değil henüz. Nasıl düştüm bilmiyorum. Bir an dünyadaydım, bir an sonra burada. Gözümü açıp kapatmak kadar basit bir refleks nasıl oldu da buraya gelmeme sebep oldu bilmiyorum. Sadece bir an açmıştım gözlerimi. Yıllarca kapalı kalan gözlerim bir anlığına açıldı ve bu kara orman sardı sağımı solumu.

Ağaçlar var, ağaç denilirse... Arada bir görünür gibi olan güneş var, güneş denilirse... Üzerine bastığım ama üzerinde kalamadığım bir şey var, toprak denilirse...

Türlü türlü börtü böcek var bu kara ormanda. Ondandır tüm bu garip yaralarım. Acımaz mı hiç? Neyle sararsan sar, açılıyor tüm yaralar tek bir heceyle!

Dur sakın dokunma! Bulaşıdır Kara Orman'ın zehri! Bir kez nüfuz etti mi, durmaz etinle kemiğinle, işler en derinine!

Bataklığın tam ortası, bitmeyen bir yasın mezarı. Kimbilir kaç kayıp var Kara Orman'ın kara kaplı kitabında. Dünyanın acısı, dünyanın isyanı, dünyanın bi'haber olduğu bir Kara Orman'da saklı.

Dipnot 1: Kara Orman Efsanesi'ne giriş olsun, şöyle bir köşede dursun.


Dipnot 2: Öykü fantastik, şarkı arabesk! Olmamış demeyin lütfen. Ayrı ayrı dinleyin, ayrı ayrı düşünüp birleştirin :)

6 yorum:

  1. Öyküyü ayrı okudum, şarkıyı ayrı dinledim:) Öykünün adı da dahil olmak üzere her satırında karalar bağladım:) Ne bu kara kitaplar, bataklıklar, isyanlar, mezarlar, acılar... Atalım üzerimizden karaları. Sonbaharın hüznünü bile sevmiştiniz oysa.
    Tesadüf bu ya ben de dün bir orman öyküsüne başlamıştım. Benim ormanım kuş seslerinin derenin şırıltısına karıştığı, ulu ağaçların gölgesinde bir huzur beldesiydi. Neden mi yayınlamadım:) Çok basit ve komik olduğu için.
    Issız ormandaki yalnız başıma sığındığım ahşap evde oturup kendime menemen yaptım:)))) Yok rüya değil, resmen hayal gücümün saçmalığı:)))
    Umarım kızmamışsınızdır bana ama sizden şöyle insanı hayata bağlayan güzel, eğlenceli öyküler bekliyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Keşke yayınlasaydınız. Kara Orman'dan kaçanlar oraya sığınır, huzur ve neşe bulurdu :) bir de menemen demişsiniz ki orda renklendi işte dünya :) en sevdiğim kahvaltıdır menemen, en sevdiğim öğle yemeği hatta akşam yemeği bile olabilir yeri geldiğinde :)

      Sil
  2. Bu güzel yazı için çok teşekkürler Kuyruksuzkedi.:))

    YanıtlaSil
  3. Kara Ormanların içindeki ağaçların arasından sızan güneş parıltıları olsun hep :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Var! Bak şu an sen sızıyorsun mesela ağaçların arasından! ;)

      Sil

Hayat, sen bambaşka planlar yaparken başına gelenlermiş gerçekten...

Bu akşam bir elimde kitabım, bir elimde sıcak çikolata ile tam kendi kendime "Huzur bu işte" derken telefon çaldı ve kardeşim ağla...