Cuma, Aralık 18, 2020

Hayat ve Hayati Kaptan - 13. bölüm*

Hayati Kaptan ansızın gelip göğsüne yerleşen kalp ağrısıyla nasıl başa çıkacağını bilmiyordu. Bir yanda onca yıllık eşi, Yasemin ve çocukları diğer yanda Hayat... Bir an gözünü karartıp Hayat'ın ardına düşmek, karşısına dikilmek, aşkını ilan etmek istiyor hemen sonra vazgeçiyor, "Delirme be adam!" diyerek kendine gelmeye çalışıyor ama günleri sonu gelmeyen bu iç çatışması ile geçiyordu.

Rıfat, Hayat'ın üstüne gitmekten, onu bunaltmaktan çekiniyor ama ondan uzak kalmak da istemiyordu. Her fırsatta Hayat'ın yanına koşuyor, içindeki çocuksu heyecanı çaktırmamak için tüm gücüyle ayaklarını yere basmaya çalışıyordu. Hayat, Rıfat'ın bu çabasının ve içi içine sığmaz halinin farkındaydı elbette. Hatta ara sıra takılıyordu Rıfat'a.

- Sen hiç büyümemişsin Rıfat. Yoksa gençlik iksirini buldun da o yüzden mi böylesin acaba?

- Gençlik iksiri mi bilmem ama arayıp da bulmak istediğim her şey şu an tam burada.

Hemen hemen her gün görüşüyorlar, birlikte eski arkadaşlarını ziyaret ediyorlar ya da uzun zamandır gitmedikleri yerlere gidip eski anılarına yenilerini ekliyorlardı. tüm bu görüşmeler iki arkadaşın birlikte vakit geçirmesinden öteye geçmemişti henüz ama Rıfat arada sırada yurt dışında çalışma fikrinden bahis açıp Hayat'a giderken onu da götürmek istediğini hatırlatıyordu. Hayat, Rıfat'ın yanında iyi hissediyordu kendini. Gece olup da başını yastığa koyduğu ana dek düşünmüyordu Hayat ama işte o an içindeki sızı tüm ağırlığıyla zihnini ele geçiriyordu. Rıfat'la gittikleri yerlere Hayati Kaptan'la gittiklerini hayal ediyor, neler konuşacaklarını düşünüyor, Hayati Kaptan'ın söyleyeceklerini merak ediyordu. Sabah olup uyandığında kafasını sallayıp düşüncelerinden kurtulmaya, kendine kızıyor, hissettiği utançtan sıyrılmaya çalışıyordu.

Günler haftalar böyle geçti. Kara kışın en zorlu günleri gelmişti. Fırtınalı hava koşulları yüzünden seferler sürekli erteleniyor ya da iptal ediliyordu. Bir gün Hayat işten çıkıp eve dönmek için vapur iskelesine geldiğinde Hayati Kaptan'ın sıkıntılı bir halde vapurdan indiğini gördü.

- Merhaba. Sefer iptal mi oldu?

- Merhaba Hayat Hanım. Maalesef evet. Bu hava koşullarında hareket etmememiz mümkün değil. 

- Evet hava gerçekten çok kötü.

- Kalabileceğiniz bir arkadaşınız ya da akrabanız var mı yakınlarda? 

- Fındıklı'da teyzemlerin dairesi var. Onlar İzmir'e taşındığından beri boş duruyor. Seferler iptal olduğunda orada kalıyorum.

- Müsaadenizle size eşlik edeyim oraya kadar.

- Zahmet etmeyin lütfen.

- Zahmet mi? Buyrun gidelim lütfen. Yalnız gitmeden önce eve bir telefon açıp haber vermeliyim.

- Tabi.

Hayati Kaptan, Yasemin Hanım'a seferlerin iptal olduğunu gece eve gelemeyeceğini haber vermiş, sonra da belli ki Yasemin Hanım'ın bir sorusu üzerine "Bir çaresine bakarım, merak etme sen." diyerek telefonu kapatmıştı.

Yol boyunca konuşmadılar. Bazen biri aralarındaki gerginliği yırtıp bir şey söyleyecek gibi oluyor ama hemen vazgeçiyordu. Hayat'ın teyzesinin evine geldiklerinde:

- Geldik. İşte bu apartman. Çok teşekkür ederim, buraya kadar zahmet ettiniz.

- Ne demek. Güvenle buraya ulaştığınızdan emin olmasam asla rahat edemezdim.

- Siz nerede kalacaksınız, yakın mı kalacağınız yer buraya? Malum hava gittikçe kötüleşiyor.

- Ben iskeleye geri döneceğim. Bu saatte kimseyi rahatsız etmek istemiyorum. Aile dostlarımız var ama ben çat kapı misafirlikleri hiç sevmem.

Hayat anlık bir tereddütten sonra çok da düşünmeden:

- O zaman lütfen izin verin sizi misafir edeyim. Teyzemlerin evi büyüktür, 2 adet misafir odası var.

- Size zahmet vermek istemem.

- Siz beni buraya kadar getirdiniz, bırakın ben de sizin geceyi nasıl geçirdiğinizi düşünmek zorunda kalmayayım.

Hayati Kaptan, Hayat'ın gözlerinin içine bakıp kısacık bir an düşündükten sonra:

- Peki. Çok teşekkürler.

Hayat, böyle bir şeyi gerçekten yapmış olduğuna inanamıyordu. Hayati Kaptan ile aynı çatı altında kalacaklardı üstelik yalnız.


*Şarkı: Bir Sevmek Bin Defa Ölmek Demekmiş - Üç Hürel

*Bu bölüm sevgili Momentos'a ithafen yazılmıştır



16 yorum:

  1. ay oleey bugün mü yazdıın gelcem yineee eveet aşk var mı aşk :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bugün yazdım. Aşk var mı? Var gibi. Yani ufukta bazı olasılıklar var :)))

      Sil
  2. Allahhh, geldi benim gönlümün sultanı hikayem.. :) <3
    İşte bunu beklemiyordum. (aldı mı benim de yüreğimi bir heyecan..) Gece uzun olacak Hayati kaptannnn.. :)
    (Çok teşekür ederim canım.. inanılmaz mutlu oldum)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de hiç beklemiyordum böyle bir şeyi :)) Dün sana yazarım bugün yarın deyince beni bir düşünce aldı, "Yazarım dedim ama ne yazacağım? Gelmedi ki bir şey" derken çaktı şimşek, gürledi gök :))

      Sil
    2. Seni ara ara zorlayayım ben o zaman.. ama şu var ki, ben bu hikayenin biraz daha uzamasını istiyorum sanki. Çünkü iyi gidiyor ve ben arada düşünüyorum bu konu hakkında. Çok keyifli. @>---

      Sil
  3. Çarşı karışıyor gibi, Mrs. Kedi:) Ben şimdi bu ilişki hakkında aşk üzerine teoriler geliştirmeye başladım kafamda. Hayat Hanım'ın Hayati Bey'in kendisine eşlik etme teklifinde beis yok:) Doğal olarak Hayati Bey'de aldığı olumlu yanıttan sonra gereğini yapıyor. Kapıya geldiklerinde işler karışıyor...

    İd'im diyor ki: Şu kısacık ömrümüzde kasmaya gerek yok, bırak şu insanları, canları ne isterse yapsınlar.
    Süperego'm giriyor araya: Dur ya, ne yapıyorsun, adam evli, gül gibi karısı, çocukları var aklını başına topla.
    Ego'm: Yoruldum artık aranıza girmekten, olan bana oluyor, hanginizi haklı bulsam sıkıntıyı ben çekiyorum. Ne haliniz varsa görün deyip köşesine çekiliyor.

    Bana göre hali hazırda aşk yok ortada henüz. Eğer bir aşk doğarsa ibre Hayati Bey'e daha yakın. Çünkü Hayat'ın kaybedeceği bir şey yok bu ilişkide. Dolayısıyla Hayat'ınki gerçek aşk olsa bu yasak ilişkinin Hayati'ye zarar vereceğini düşünüp ondan uzak durur, yanlış anlaşılmasın, bunu aklıyla değil duygularıyla yapar.
    Şimdi top Hayati Bey'de. Geceyi Hayat Hanım'la aynı evde geçirmeyi kabul ederek ilk golü yedi. Allah yardımcısı olsun:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mr. Kaplan ne id, ne ego, ne süper ego :)) Klavyenin başına geçince kulağıma nasıl fısıldanırsa sadece o :D Bakalım ne olacak, ben de merakla bekliyorum. Yalnız aralarında yaşanacak herhangi bir ilişkinin Hayati'ye zararı olur demişsiniz, katılmıyorum. Hayati döner yuvasına, Yasemin Hanım anlasa bile görmezden gelmeyi tercih eder, yani her şey aynen devam eder ama Hayat için öyle olmaz bence. Hikaye günümüzde geçmiyor, hikayenin geçtiği koşulları düşünürsek kimbilir kaç kadın görmezden gelmiştir eninde sonunda evine dönen eşinin böyle gönül ilişkilerini. Bence asıl Hayati Bey'in Hayat'a zararı olabilecek kararlardan kaçınması gerekli.

      Sil
  4. Hayati Kaptan'ın çocukları mı var? Geçen bölümlerde hiç yoktular sanki? Yemekte falan ne yaptılar çocukları?
    Aslında ben hep merak etmişimdir bu ada seferleri iptal olduğunda adada kaldılarsa ne olur diye ama sanırım o kadar hızlı bozmuyor deniz ;)
    Fazla mı mantık abidesiyim ben bu yorumda??

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canım C., çok mantıklı sorular sormuşsun ama çalışmadığım yerden geldi :D Çocukları var, ilk bölümlerde bahsetmiştim Hayati Kaptan'la Hayat'ın farklı dünyalardan olduğunu anlatırken. Yemeğe gittiklerinde komşu teyze bakmıştır belki çocuklara, belki de bakıcı tutmuşlardır ama inan bilemedim tam olarak. Kaç yaşındalar desen onu da tam bilemiyorum. Biraz muğlak buralar, aşktan melekten sıra çocuklara gelmedi galiba :)

      Sil
    2. Ne tatlı sorular sormuş valla bizim tatlı C. miz :)) biz aşktan başı dönmüş iki aşık modunda ilerlerken dan diye durun dedi..Yaşşa sen C..

      Sil
    3. Biz mahallecek aşka inanmıyos! (Kadıköy'de bir duvar yazısından) :))

      Sil
    4. Mustafa Sandal' da benim aşka inancım kalmadı diyo şarkısında.. karartacaklar valla bu dünyayı :DDDDD

      Sil
  5. oleeeey güzeeeel :) dırım dırım ınınının :) bi dahaki bölüm zorlu :) bir sevmeeeek bin defaaaa ölmeeeeeek hayat :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Acaba n'olacak bir dahaki bölümde? Şu an için sayfa bomboş! Bakalım :)

      Sil
  6. Bölümleri takip etmek zor benim için yetişemiyorum ama denk gelince okuyacağım böyle tek bölümlük anlık hikayeler gibi okurum ben de :D ilginç bir öykü anlatım şeklini de sevdim :) sanırım ilk bölümünü okumuştum ama yorum yaptım mı hatırlamıyorum tabi. anladığım kadarıyla çocukluk aşkları nüksediyor ve ne yapacaklarını şaşırıyorlar di mi bakalım neler olacak :) umarım yetişirim yeni bölümlere de :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çocukluk aşkı değiller :) Maalesef yolları çok daha sonra, Hayati Kaptan halihazırda evli ve çocukluyken kesişiyor ilk kez. Anlık hikayeler gibi de okunabilir tabi. Ben de bazen dönüp rasgele bir bölüm okuyorum :)

      Sil

İkigai

İkigai, şu anda okuduğum kitabın adı. Kitabın alt başlığı "her güne mana ve neşe katmak".  Kısaca açıklamak için  Wikipedia 'y...