Çarşamba, Ağustos 21, 2019

10.000 Saat Kuralı ve Gece 2'de Biten Bir Öykü Daha

Malcom Gladwell, 2008 yılında çıkan kitabı "Outliers"ta bir işte uzman olmak için o iş üzerinde 10.000 saat çalışmak gerektiğini öne sürmüş. 10.000 saat deyince kulağa çok geliyor ama yanlış hesaplamadıysam günde 8 saatlik çalışma ile tatilleri çıkarırsak bu süre 5 yıla denk düşüyor. Yani mesleki gelişim açısından bakarsak 5 yıl uzman/usta olmak için çok da uzun bir süre değil. İş dışında ilgilendiğimiz bir hobide uzmanlaşmak istersek günde 2-4 saat çalışarak bazı günler de çalışamadığımızı var sayarak 10.000 saatlik çalışma 10-15 yıl gibi oldukça uzun bir zaman dilimine tekabül ediyor maalesef. İş dışındaki bir uğraş için yemeden içmeden, uykudan fedakarlık ederek daha çok zaman harcamak ve süreyi kısaltmak mümkün tabi ki ama ne kadar sürdürülebilir orası tartışmalı. 

Kendime dönüp baktığımda Gladwell'in tezini destekleyen gelişmeler görüyorum. Her gün az da olsa bir şeyler yazdıkça giderek daha kolay yazdığımı fark ediyorum. Eskiden başlayıp sonunu getiremediğim öyküler çoğunluktayken son zamanlarda hikayelerin sonu kendiliğinden geliveriyor sanki. Tıkandığım noktada dönüp başka bir açıdan bakıyorum, anlatıcıyı değiştiriyorum ve çözülüyor düğümler! Yazdıkça kendi üslubumu buluyorum. Mesela yazdığım tüm öykülere baktığımda bir hikayeyi en iyi "1st person narrator" kullanarak (1. kişi ağzından anlatım) anlatabildiğimi fark ettim. Bazı hikayeleri 3. ağızdan anlatsam da kendimi en rahat hissettiğim yol 1. ağızdan anlatım. Tabi bu anlatımı seçmekle bitmiyor iş. Hikayeyi anlatacak karakteri seçmek, o hikayeyi içindeki karakterlerden hangisinin en iyi, en etkili, en ilginç şekilde aktaracağını bulmak da önemli.

Lise yıllarımdan beri yazdığım düşünülürse 10.000 saate ulaşmama çok yoktur diyerek kendimi avutmak istiyorum ama daha gidecek çok yolumun olduğunun farkındayım tabi ki. Ama az önce 1000 kelimelik bir öyküyü daha bitirip YKBY'nin 8. Kısa Öykü Yarışmasına göndermiş olmanın verdiği huzuru ve ufaktan gururu da inkar edemeyeceğim :) Saatin 3 olması ve yazma aşkımın bir türlü bitmemesi ilginç geliyor bana bile :) Şimdi uyumazsan hiç uyuyamayacağım sanırım.

Hâlâ uyanık olan varsa oralarda bir yerlerde,

İyi geceler :)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Hayat, sen bambaşka planlar yaparken başına gelenlermiş gerçekten...

Bu akşam bir elimde kitabım, bir elimde sıcak çikolata ile tam kendi kendime "Huzur bu işte" derken telefon çaldı ve kardeşim ağla...