Pazar, Ağustos 18, 2019

Bir koltuk, bir müzik...

Tek hayalim var şu anda, hiçliğin ortasında bir koltuk ve sonsuz müzik!

O kadar bunaldım ki... Tükenmez kalemle pimapenlere çizilmiş resimlerden, koşudan gelip duşa girdiğimde kapatıldığını gördüğüm kombiden, her yere dağılmış legolardan, tek tek katlanıp yerleştirilmiş giysileri daha gün bitmeden sağdan soldan toplamaktan, defalarca kez aynı şeyleri anlatmaktan... Yoruldum. Pişmanım.

Bu hayatı ben yarattım. Ama şu anda ben aynı ben değilim. İstemiyorum tüm bu karmaşayı! Tek istediğim kendimle kalmak, yazmak, yazmak, yazmak, okumak, tekrar yazmak... Sonra biraz koşmak, biraz yüzmek, kaçmak, ormanlara dalmak... Dünyaya kapatmak kendimi, hiçe saymak her şeyi... Ben benden gidiyorum. Tek istediğimse tüm yolları aşıp sadece kendime varmak!

3 yorum:

  1. Kendimizi bulma yolculuğunda acı da olacak! Ama pes etmek yok.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Acısız yürünmüyor yollar, büyünmüyor da tabi. Ama bu gidişle başka acıları mevcut acılara tercih edeceğim.

      Sil
  2. Doğaya terkedilen koltukları bilir misin? Ege kıyılarında ağaçların altında, yolların dışında, tarlalarda.. Eskidi diye atılan koltuklar, sanki en çok orada durmaları gerekiyormuş gibi durular, yağmurlar altında çürüyene dek.. Enfes bir şey.
    Bulursan ve "pireli" diye çekinmezsen, müzik dinlemek için aradığın yer onlardan biri olabilir..

    YanıtlaSil

Son Günler

Salı günü yine Trabzon'daydık. HPV ve Smear sonuçlarım negatif yani temiz çıkmış. Bu güzel haber :) Ama - olmasa şaşarım - yaralar var...